Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/23245 E. 2013/24264 K. 04.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23245
KARAR NO : 2013/24264
KARAR TARİHİ : 04.10.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, … kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde davalının kendisine daire vermesi karşılığında arsasını davalıya devrettiğini, ancak sadece enkaz bedelinin ödendiğini, bina ve müştemilatların sözleşme tarihindeki Bayındırlık brim fiyatlarına göre değerinin ve yapı sınıfının belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek şimdilik 12.698,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiş, daha sonra talebini 23.865,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı bu davada, davalı ile yaptığı sözleşme uyarınca kendisine ait bina ve müştemilatların davalıya bedeli karşılığında devri sonucu eksik ödeme yapıldığını, bina ve müştemilatların yapı sınıfının ve sözleşme tarihindeki değerinin saptanmasını ve belirlenecek değerin tahsilini istemiş, mahkemece de taşınmazların sözleşme tarihindeki değerlerinin bilirkişi raporuyla tespit edilen miktarı esas alınarak hüküm kurulmuştur. Öncelikle belirtmek gerekir ki, davacı ile davalı arasında davacının arsasının davalıya devrine ilişkin sözleşme özel hukuk hükümlerine göre geçerli
bir sözleşmedir. Bu sözleşme ile belirlenen bina ve müştemilatların analiz raporları taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin eki hükmünde olup taraflar arasında ihtilaf konusu da yapılmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca davacının talep edebileceği alacak miktarının, davacının söz konusu analiz raporunu benimsemiş olduğu kabul edilerek, kendisine yapılan kısmi ödemenin dışında kalan ve ödenmeyen bakiye bedel olduğu gözetilmek suretiyle hasıl olacak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 216.85 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 4.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.