Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/23159 E. 2014/806 K. 16.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23159
KARAR NO : 2014/806
KARAR TARİHİ : 16.01.2014

MAHKEMESİ : Tire 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/03/2013
NUMARASI : 2010/82-2013/150

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile 2007 yılında domates ekimi sözleşmesi yaptıklarını, bu amaçla davalıya üreteceği dometes fidelerini teslim ettiklerini ancak davalının ürettiği dometesleri teslim etmediğini ileri sürerek, fide bedellerinden davalının 2006 yılından kalan alacağının mahsubu ile bakiye 7.727 TL.nin teslim tarihinden ticari temerrüt faizi ile ödetilmesini istemiştir.
Davalı, davacı ile sadece 2006 yılı için sözleşme yaptıklarını ancak domates bedelleri ödenmeyince borcuna mahsuben 2007 yılı için fide verdiğini, buna rağmen borcun tafiye edilmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 7.727 TL.nin avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının 2007 yılı üretim sözleşmesine göre ürünleri teslim etmediğini bu nedenle teslim ettiği fide bedellerinin iadesi gerektiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı, 2007 yılında üretime ilişkin bir sözleşme yapılmadığını, bir kısım teslim edilen fidelerin önceki yıldan kalan borcun ödenmesi maksadıyla verildiğini savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı şirketin kanuna uygun olmayan ticari defterlerine göre cari hesap bakiyesi olarak davalıdan 7.727 Tl alacaklı olduğu açıklanmış ve mahkemece de bu bedelin davalıdan tahsiline ilişkin yazılı şekilde karar verilmiştir.
Uyuşmazlık davacı tarafından davalı üreticiye teslim edilen fidelerin borca mahsuben mi yoksa 2007 yılı üretimi için mi verildiği noktasında toplanmaktadır. Davacı şirket
2013/23159-2014/806
2007 yılında üretim yapılmasına ilişkin taraflar arasında anlaşma bulunduğuna dair yazılı bir sözleşme ibraz edememiş ve cari hesaba ilişkin ticari defterlere dayanmıştır. TTK 82.maddesi gereğince, kural olarak ticari defterler tacirler arasında çıkan uyuşmazlıklarda delil olarak kabul olunur. TTK 83/2 maddesi gereğince de taraflardan biri hasmın ticari defterlerinin münderecatını kabul edeceğini beyan edebilir. Bu halde taraflardan birisinin ticari defterlerindeki kayıtlar esas alınıp sonuca gidilebilir. Ancak ticari defterlerin sahibi lehine delil olabilmesi için usulüne uygun tutulması, yasada öngörülen açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapılmış olması gerekir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere davacı defterlerinin yasaya uygun tutulmadığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle davacı şirket defterlerindeki ödemeye ilişkin kayıt esas alınarak karar verilmesi doğru değildir. O halde mahkemece tarafların ibraz ettikleri teslim fişleri ve ödeme belgeleri üzerinde ayrıntılı olarak gerekli araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekir. Yanlış değerlendirme ile sadece ticari defter kayıtlarına göre yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.