Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/23121 E. 2014/803 K. 16.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23121
KARAR NO : 2014/803
KARAR TARİHİ : 16.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 7. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 11/06/2013
NUMARASI : 2013/236-2013/1199

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacılar, paket tur sözleşmesi gereğince davalılara ödeme yaptıklarını, konaklayacakları oteli aradıklarından tesadüfen gezinin iptal edildiğini öğrendiklerini, davalıların hizmetin ifa edilmemesinde kusurlu olduklarını ve ödenen bedelin iade edilmediğini ileri sürerek, 3.400 TL. bedel ile toplam 17.000 TL manevi tazminatın faizi ile ödetilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile tatil bedelinin dava tarihinden sonra ödendiğinden konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, 17.000 TL. manevi tazminatın dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı KVK Ticaret AŞ. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, paket tur sözleşmesinin gereğinin yerine getirilmemesinden dolayı maddi tazminat ile, ailece bu durumun son anda öğrenildiği, tatil hakkından mahrum 2013/23121 2014/803
kaldıkları ve kişilik haklarının zedelendiği gerekçesi ile manevi tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece manevi tazminat istemin kabulüne, 17.000.00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmişse de, 22.6.1966 tarihli 7/7 sayılı Yargıtay içtihadı Birleştirme Kararı’nda, manevi tazminat tutarını etkileyen özel hal ve şartlar belirtilmiş olup, manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, amacı, mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması da değildir. Söz konusu İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, hakim manevi tazminat miktarını belirlerken Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesi gereğince hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalmalı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabm derecesini, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini gözetmelidir. Takdir edilecek manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalı, ne var ki mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanması amaç edinilmediğinden zenginleşme aracı da olmamalıdır. Dava konusu olayın gelişimi ve yukarda belirtilen ilkeler gözetildiğinde, mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğunun kabulü gerekir. 0 halde yukarda belirtilen ilkeler doğrultusunda takdir edilecek daha makul bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, mahkemece 17.000.00.TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.