Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/22772 E. 2014/23249 K. 09.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22772
KARAR NO : 2014/23249
KARAR TARİHİ : 09.07.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2011/530-2013/77

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı İ.. Yapı Denetim Ltd. Şti. Vekili avukat Y.. Y.. ile davalı vekilleri H.. V.. A.. ve avukat C.. Ş..’nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının maliki olduğu taşınmaz üzerine yapılacak 2 inşaat için 21.07.2005 ve 15.06.2006 tarihinde davalı ile 2 adet yapı denetim sözleşmesi imzaladığını, ilk sözleşmenin yerine getirildiğini ve ücretini aldığını, 2. sözleşme gereğince de görevini yaptığını, ilk hakedişini 02.08.2006 tarihinde aldığını, 30.11.2007 tarihli seviye tespit tutanağına göre inşaatın %35 oranında tamamlandığını, inşaata ait yapı ruhsatının 5 yıllık süresinin 20.06.2011 tarihinde sona ermesine rağmen bugüne kadar %35 inşaat seviyesine göre hak ettikleri kalan ücretin ödenmediğini ileri sürerek 553.427.64.TL’ nın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalıya ait arsa üzerinde yapılan inşaat ile ilgili olarak davacı şirket yöneticisi olan S..B..ve inşaatın müteahhitliğini yapan G.. İnşaat Yapı Malz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ nin sahibi ve yetkilisi olan Y.. G..aleyhine birlikte hareket ederek inşaat projesine ve mevzuata aykırılıkları gizlemek suretiyle 4708 sayılı Yapı denetimi Hakkındaki Yasanın 9. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma ve resmi evrakta sahtecilik suçundan açılan ceza davasının halen derdest olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Hukuk hâkimi Türk Borçlar Kanunu’ nun 74. maddesi uyarınca ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile bağlı değildir. Ancak mahkumiyet ve tesbit edilen maddi olgularla bağlıdır. Mahkemece, İstanbul Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ nin 2013/94 Esas sayılı ceza dosyasının, ceza davalarında resen araştırma ilkesi gereğince taraflar ileri sürmese de tüm deliller toplanarak hüküm kurulacağı da gözönünde bulundurularak, ceza davasında verilecek kararın kesinleşmesi beklenerek, ceza dosyası kapsamı ile bu dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 9.7.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.