Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/21074 E. 2014/22492 K. 01.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21074
KARAR NO : 2014/22492
KARAR TARİHİ : 01.07.2014

MAHKEMESİ : Bucak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 13/12/2012
NUMARASI : 2011/179-2012/345

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalıavukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı banka, davalılardan S.. Y..’ın 29/09/2006 tarihinde bankalarından kullanmış olduğu Bireysel Konut Kredisinden kaynaklanan borcunu ödemediğini, kredi hesabının 06/11/2009 tarihinde kat edildiğini ve hesap ekstresi ile beraber Bucak Noterliği’nin 10/11/2009 tarih ve 12925 sayılı ihtarnamesi ile sözleşmenin sorumlularına, müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzası olan tüm davalılara gönderildiğini, ihtarnamelerin 01/12/2009 tarihi itibarı ile tebliğ olduğunu, borçluların ihtarname içeriğine herhangi bir itirazda bulunmadıklarını, bu nedenle borcun kesinleştiğini, borçluların kesinleşen hesap özetindeki borcun miktarı konusunda itiraz hakkının bulunmadığını, davalıların borca haksız olarak itiraz ederek takibi durdurduklarını, borçlu davalıların borca itiraz etmiş ise de; takibin dayanağı olan sözleşme içeriğine, imzalarına ve ihtarnamelere yasal süre içinde itiraz etmemek sureti ile borcu kabul ettiklerini, davalıların itirazının yersiz ve kötü niyetli olarak süre kazanmaya matuf olduğunun açık olduğunu, bu sebeple davalıların itirazının iptaline, dava konusu alacağın %40’ından az olmamak üzere tazminata hükmedilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kefiller yönünden reddine, asıl borçlu yönünden kabulüne karar verilmiş, karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında
Tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı banka ile davalılar arasında kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık olması nedeniyle dava konusunun 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı Yasanın 23.maddesinde bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece ayrı bir tüketici mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi yok ise ara kararıyla davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (2) no’lu bent gereğince davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 01.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.