Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/20052 E. 2014/22762 K. 03.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/20052
KARAR NO : 2014/22762
KARAR TARİHİ : 03.07.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 22/03/2013
NUMARASI : 2012/608-2013/297

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde temyiz eden davalı D… San. Tic. A.Ş. vekili avukat D.. K.. Ü.. ile davacı Asil F.. A..’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı şirketin inşaa ettiği Dragos Drive 34 projesinden 12.12.2006 tarihinde 1 nolu daireyi satın aldığını, tanıtım broşürünün aksine daire önünün kapalı ve bahçesinin yapılmadığını daire içinde de ayıpların bulunduğunu, 11.12.2006 tarihinde teslim edildiğini ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak ayıp oranında bedel indirimi ile meydana gelen ayıpların verdiği zararlar bedeli 4.000 TL.nin ödetilmesini istemiştir.
Davalı, sözleşme gereğince yapılması gereken tüm işlerin yapıldığını, ayıp bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak konuttaki ayıplardan dolayı 16.000 TL ile ayıplardan dolayı meydana gelen değer azalması 11.984 TL. toplamı 27.984 TL.nin, 4.000 TL.na dava bakiye 23.984 TL.na ıslah tarihi 26.2.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davalı şirketten satın alınan dairede ve ortak alanlarda yapılmayan ya da eksik ya da ayıplı imalatlar nedeni ile satış bedelinin indirilmesi ve ayıplar nedeni ile uğranılan zararın tahsili talebine ilişkindir. Mahkemece , gizli ayıplar bedeli 16.000 TL.nin davalıdan tahsiline ilişkin kararın, dairemizce açık ayıpların da süresinde ihbar edildiği kabul edilerek bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu , mahkemece bozmaya uyalarak verilen kararda da, 16.000 TL. ayıpların giderilmesi ve tamiratı bedelinin yanında bu ayıplar nedeni ile % 5 oranında değer kaybına uğradığı kabul edilerek 11.984 Tl. değer azalması bedeline hükmedilmiştir. Davacı dava dilekçesi ile bedel indirimi ile gizli ayıplar nedeni ile eşyalarının vs.nin zarar gördüğünü ileri sürerek uğradığı zararlar toplamına karar verilmesini istemiş, bozmadan önce alınan bilirkişi raporunda belirlenen 16.000 TL. üzerinden karar verilmesini talep etmiş ve bozmadan sonra verdiği 26.2.2013 tarihli ıslah dilekçesinde de toplam 54.280 TL.nin ödetilmesini istemiştir.
Satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. (Bkz. 13.HD. T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870) Bu metoda göre; satış tarihi itibariylesatılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda da, dava konusu dairenin 12.12.2006 tarihinde satın alındığı gözetilerek, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir. O halde mahkemece bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle, satış tarihi itibariyle dairenin ayıpsız değeri ile ayıplı değeri, ayrı ayrı belirlenmeli, belirlenecek bu miktarlar birbirine oranlanmalı, tespit edilecek bu oran da satış bedeline uygulanarak, satış bedelinden indirilmesi gereken miktar bu şekilde belirlenmeli ve davacı talebi ile bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı kuralı da gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan hususlar gözardı edilerek, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 3.7.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.