Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/18609 E. 2014/4189 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18609
KARAR NO : 2014/4189
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/03/2013
NUMARASI : 2012/170-2013/138

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı firma, 18/01/2010 tarihinde doğrudan temin yöntemi ile davalı üniversiteye malzeme sattığını ancak fatura bedelinin ödenmediğini, daha sonra ise 01/06/2010 tarihinde imzalanan sözleşme gereğince yine davalıya teslim ettiği malzemenin bedelinin ödenmediğini, yapılan icra takibine ise davalının kısmi itirazda bulunduğunu ancak yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile birlikte %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini istemiş, 08.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile de itirazın kaldırılmasını istediği miktarı 6.075,84 TL olarak düzelttiklerini belirtmiştir.
Davalı, dava açılmadan evvel borcun tamamının ödendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davalının Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün 2011/5692 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının 6.075,84 TL üzerinden iptaline, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, davalının ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihteki ve daha sonraki tarihte ödemiş olduğu miktarların icra müdürlüğü dosyasında mahsubuna karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eldeki dava ile davalının icra takip dosyasına yaptığı kısmı itirazın iptaline karar verilmesini istemiş 08.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile de itirazın kaldırılmasını istediği miktarı 6.075,84 TL olarak ıslah etmiş, davalı ise dava tarihinden evvel borcun ödendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. İncelenen dosya içeriğine göre;
Ankara 20.İcra Müdürlüğünün dosyasında yapılan 25.04.2011 tarihli ilamsız takip ile 10.009.50 TL asıl alacak ve 521.33 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.530.83 TL’nin tahsili için takip yapıldığı, ödeme emrinin 28.04.2011 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından yapılan 04.04.2011 tarihli kısmi itiraz ile takibin 6.166.80 TL’lik kısmı ile işlemiş faiz miktarının ödenmeyeceği, 3.842.7 TL nin ise kabul edildiğinin belirtildiği, ne var ki, ödeme emrinin tebliğ edildiği 28.04.2011 günü davacıya 3.075,84 TL’lik ödeme yapıldığı, akabinde 02.05.2011 tarihinde ise 3.000 TL’lik ödemenin daha yapılarak toplam 6.075.84 TL’nin davacıya ödenmiş bulunduğu, davacının az yukarıda belirtilen 08.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi de dikkate alındığında eldeki davaya konu bedelin kısmi itiraz öncesinde ve ödeme süresi içinde davalıya ödendiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca HGK 19.10.2011 T, 2011/19-532 E. 2011/640 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, takipten sonra, ancak dava açılmadan önce yapılmış olan ödemeler yönünden dava açılmasında, davacı tarafın hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerel mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, Bozmayı gerektirir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.