Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/12689 E. 2014/15591 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12689
KARAR NO : 2014/15591
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/12/2012
NUMARASI : 2012/331-2012/560

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat Ö. K. ile davalı Ö.. L..’ne izafeten İ. D. Vakfı vekili avukat E. B.’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıya ait özel okulda öğrenim gören kızı D. Z.’e 11.1.2012 tarihinde yapılan imtihan esnasında yapılan kontrolde defterinin arasında mektup bulunması nedeniyle kopya çektiği gerekçesiyle haksız olarak işlem yapılarak disiplin cezası verildiğini, olay nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek, şimdilik 1.000TL maddi ve 50.000TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında eğitim hizmeti alınması hususunda sözleşme bulunduğu, 4077 sayılı yasanın 3.maddesi kapsamında davacının tüketici,davalının ise hizmet sağlayıcı olduğu, bu şekliyle taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle kararın BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.