Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2012/392 E. 2012/3799 K. 23.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/392
KARAR NO : 2012/3799
KARAR TARİHİ : 23.02.2012

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, aracını alışveriş merkezinin kapalı otoparkına park ettiğini ancak daha sonra aracın park edilen yerde bulunmaması üzerine araştırma yapıldığında aracın park edilen yerde bulunmadığını bu nedenle çalınan, kaybolan aracının değerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta aracın alışveriş merkezinin kapalı otoparkına alışveriş amacıyla gelinip bırakılmadığı açıktır. Taraf anlatımına göre aracın alışveriş merkezinde çalışan kişinin bilahare alması amacıyla aracı otoparka bıraktığı belirtilmiştir. Bu gibi durumlarda davalı işyeri sahiplerinin sorumluluğuna gidilirken sorumluluğun dayanağı ve illiyet bakımından her olay kendi içinde özellikle ve titizlikle irdelenmelidir. Alış veriş amacı olmadan kendiliğinden mağazanın oto parkına aracını bırakması ile tam bir sözleşme ilişkisinin kurulduğu söylenemez. Taraflar arasında bu kanun kapsamında yer alan bir sözleşme veya sözleşmeye hazırlık bulunmamaktadır.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönecek olursak, davacı alış veriş amacı ile aracını bırakmadığı bilakis alışveriş katına da çıkmayıp oradan aracı bırakarak ayrıldığı sabittir.Bu durumda 4077 Sayılı Kanun kapsamında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.

1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahilolmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Uyuşmazlığın incelenmesinde taraflar arasında 4077 sayılı kanunda belirtilen şekilde akdi ilişki bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığın genel mahkemede görülüp sonuçlandırılması gerekir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa girilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma nedenine göre davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte gösterilen nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan 790,60 TL. temyiz harcının istek halinde davalı Gimat A.Ş iadesine, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.