Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2012/3571 E. 2012/3631 K. 22.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/3571
KARAR NO : 2012/3631
KARAR TARİHİ : 22.02.2012

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Davacı, davalının mağazasındaki soyunma kabininde bulunan pantolonunun cebinden 1.900.00 TL ve 300 euro nun çalındığını,iş yerindeki güvenlikten mağaza yetkililerinin sorumlu oldukları gerekçesi ile açtığı davada 2.400.00 TL maddi ve 2.600.00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı söz konusu olayın davacının kusurlu hareketi neticesinde gerçekleştiğini, davacının kişisel koruma yükümlülüğüne uymadığını bundan dolayın davanın reddedilmesi talebinde bulunmuştur.
Mahkemece maddi ve manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile 1.680.00 TL maddi tazminat ile 500 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar vermiş hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının parasının çalınması nedeniyle üzüntü duymasından ötürü manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece bu talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacının parasının çalınmasın nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de dava konusu olayda manevi tazminatın koşulları oluşmamıştır. Bu olay nedeniyle davacı ile davalı arasında tartışma, ceza davasına konu olabilecek bir hareket, cismani bütünlüğüne veya kişiliğe yapılan bir saldırı söz konusu değildir. Hukukta gerçekleşen olay ile sorumluluğun bağlandığı sonuç arasında sebep-sonuç ilişkisine genel anlamda illiyet bağı denir. Davacının tutumu ile davalının davranışları
arasında manevi tazminatı gerektirecek bir illiyet bağı söz konusu değildir. Buna göre manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalı ve karşı davacının sair temyiz itirazlarının reddine,2.bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.