Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2012/28781 E. 2012/29389 K. 24.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/28781
KARAR NO : 2012/29389
KARAR TARİHİ : 24.12.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalının üniversiteye bağlı uygulama Hastanesinde 419378 protokol numarası ile 19.08.2010 tarihinde hasta Ümit’in yapılan tedavisi için 18.08.2010 düzenlenme ve 18.09.2010 vade tarihli senet verdiğini ve vadesinde davalının ödeme yapmaması üzerine alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, …’ta ikamet ettiğini belirterek yetki itirazında bulunmuş ve yetkisizlik kararı verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesine göre tacirler veya kamu tüzel kişilerinin aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında yetki sözleşmesi yapılabileceği, davalı hakkında yapılan icra takibin 12.10.2011 tarihinde başlatıldığı ve itirazın iptali davasının 30.03.2012 tarihinde açıldığı, bu tarihler itibariyle HMK’nın yürürlükte olduğu ve HMK’nın 6’ıncı maddesi gereğince davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen bono 18.09.2010 vade 18.08.2010 düzenlenme tarihlidir. Davalı aleyhine icra takibi 12.10.2011 tarihinde yapılmış olup dava ise 30.03.2012 tarihinde açılmıştır. Takip ve dava tarihi gözetildiğinde HMUK’un 448/1 maddesi gereği bu uyuşmazlıkta HMK’nın 2012/28781-29389
uygulanması gerekir. HMK’nın 6’ıncı maddesine göre genel yetkili mahkeme davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK’nın 10’uncu maddesine göre sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. 6100 sayılı HMK’nın 17/1 maddesine göre yetki sözleşmesi ancak tacirler ve kamu tüzel kişileri arasında yapılabilir.
Somut olayda dava, davacı Üniversite ile davalının yakınının aldığı … hizmeti karşılığı düzenlenen bonodan kaynaklanmakta olup, davacı Üniversiteye ait hastane bu davanın açıldığı yer olan Isparta’da bulunmaktadır. HMK’nun 10. maddesi gereğince, alınan … hizmetinin ifa edildiği yer Isparta’dır. Dava konusu bonoda yekti sözleşmesi yapılmış ise de HMK’nın 17’inci maddesine göre bonodaki yetki düzenlemesi geçersizdir. Yetki sözleşmesi geçersiz olduğu için dava genel veya özel yetkili mahkemede açılabilir. Dava konusu bononun yetki sözleşmesi kısımının geçersizliği, bononun geçersiz olduğu anlamına gelmez ve HMK’nın geçici 2’inci maddesine aykırılık teşkil etmez. O halde mahkemece davanın HMK’nın 10’uncu maddesine göre yetkili mahkemede açıldığı gözetilerek işin esası incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.