YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2668
KARAR NO : 2012/10561
KARAR TARİHİ : 18.04.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın zamanaşımı nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalıdan, … 1.noterliğinin 10.08.1983 tarihli sözleşmesi ile taşınmazdaki hisselerini satın aldığını,noter satış sözleşmesine dayanarak … Asliye Hukuk Mahkemesine tapu iptal ve tescil davası açtığını,bu davada davalı ile yapılan noterde düzenlenen belgenin noter satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olmadığı adi belge niteliğinde olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verildiği, kararın … 14.Hukuk dairesince onanarak, 3.3.2011 tarihinde kesinleştiğini, fazla hakları saklı kalmak kaydıyla davalıya ödediği satış bedelinin günümüz koşullarına uyarlanarak davalıdan tahsiline karar verilmisini istemiştir.
Davalı, zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, satıs gecersiz olduğundan ödenen bedelinde, B.K 125 maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulanması gerektiğinden ,dava tarihi itibariyle 10yıllık süre geçirilerek açıldığından zamanaşımına uğrayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı ile düzenlenen 10.08.1983 tarihli sözleşme ile davalının taşınmazdaki hisselerini satın aldığını, davalının tapu devrini yıllarca oyalayarak vermediğini, açtığı tapu iptal ve tescil davasının da 2012/2668-10561
sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesi ile red edildiğini ileri sürerek ödediği bedelin uyarlanarak tahsiline karar verilmesini istemiş,davalı zamanaşımı itirazıyla davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (MKmd.706, BK md 213, Tapu kanunu md 26 ve Noterlik Kanunu md 60) O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Harıcen taşınmaz satışına ilişkin sözleşmelerde,7.6.1939 tarih ve 1936/31 esas 1939/47 karar sayılı içtihadı birleştirme kararında açıklandığı üzere, Borçlar Kanunun 61 ve 66. maddelerindeki zaman aşımı uygulanmaz. Aynı kanunun 125.maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı uygulanır.Taraflar arasında harici de olsa bir sözleşme olduğundan B.K 125 maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Sözleşme tarihi olan 10.8.1983 ile dava tarihi olan 31.3.2011 tarihi arasında 10 yıllık süre geçtiği anlaşılmaktadır ancak zilyetlik devam ettiği sürece zamanaşımı süresinin işlemeyeceği açıktır. Zamanaşımı süresinin başlangıcı tapuda devir işleminin yapılmayacağının anlaşıldığı tarih olup, şayet satışa konu taşınmazın zilyetliği alıcıya devredilmiş ise de zamanaşımı işlemez. Taraflar arasındaki harici sözleşmede zilyetliğin devri ile ilgili bir açıklama bulunmamaktadır. Öyle olunca mahkemece açıklanan hususlarda tarafların delilleri toplanarak zilyetliğin devredilip edilmediği edilmiş ise zamanaşımının işlemeyeceği, edilmemiş ise davanın zamanaşımına uğradığı kabul edilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 18.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.