Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2012/15310 E. 2014/3288 K. 12.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/15310
KARAR NO : 2014/3288
KARAR TARİHİ : 12.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/12/2010
NUMARASI : 2006/141-2010/314

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili Avukat S..k… ile davacı vekili Avukat M…T…’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı Ömür’ün 1975 yılında ölen eşinden dolayı dul emekli maaşı aldığını, ödemelerin diğer davalı bankadan yapıldığını, davalının 1994 yılında evlenmesi nedeniyle maaşının kesilmesi gerekirken 2002 yılına kadar kesilmeyerek toplam 35786,00 TL nin haksız yere bankadan çekildiğini, oluşan zarardan ödeme sırasında kimlik kontrolü yapmayan davalı ile evlendiğini kuruma bildirmeyen davalının sorumlu olduğunu işlemiş faizle birlikte toplam 126.044,00 TL’nin müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Ömür, ödeme dekontlarındaki imzanın sahte olduğunu diğer davalı banka ise, nufüs müdürlüğünün bildirimde bulunmadığını kendilerine atfedilecek kusur olmadığını savunmuş davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılarca temyiz edilmiştir.
Davacı Emekli Sandığının, dul aylığı alan davalının evlendiğini kuruma ve bankaya bildirmeyerek 01.11.1994 – 31.05.2002 tarihleri arasında aylıkların haksız tahsil edildiği, bankanın da aralarındaki protokole uygun hareket etmeyerek sandık zararına sebebiyet verildiği iddiası ile açılmıştır. Davalı Ömür hakkında dolandırıcılıktan açılan ceza davasında müfettişliğin bir adet dekont üzerinde yaptırdığı imza incelemesi sonucu alınan bilirkişi raporu ile yetinilerek verilen beraat kararı temyiz aşamasında davanın zamanaşımına uğraması nedeniyle ortadan kaldırılmıştır. Davalı banka ödeme belgeleri ile Antalya Z…B….dan ödeme almak için Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne gönderilen dilekçe altındaki imzaların sahte olduğunu, kendisine ait olmadığını savunmuştur. Mahkemece savunma doğrultusunda araştırma yapılmadan davanın kabulüne karar verilmiştir. Haksız eylemin aynı emekli sicil numarasından babasının yetim aylığını alan davalının üvey kızı dava dışı Fatma’nın 2002 yılında kuruma gönderdiği ihbar mektubu ile ortaya çıktığı, farklı üç banka şubesinden toplu paralar çekildiği, dekont asıllarının bazılarının dosyada, bazılarının ise fotokopilerinin olduğu anlaşılmıştır. Ceza mahkemesinde yeterli delil toplanmadan verilen beraat kararı kesinleşmeden ortadan kalktığı için hukuk hakimini bağlamaz. Öyleyse davalı ömür’ün sorumluluğunu tespit için ödemeye esas tüm belge asıllarının celbi ile davalıya ait imza örneklerinin ilgili kurumlardan toplanarak, imzanın davalıya ait olup olmadığı yöntemine uygun aldırılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya konulmalıdır. İmzaların davalıya ait olmadığının anlaşılması halinde uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetine tarafların sorumlulukları hakkında inceleme yaptırılmalı sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 900,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, duruşma avukatlık parası peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 12.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.