Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2011/9741 E. 2011/19196 K. 15.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9741
KARAR NO : 2011/19196
KARAR TARİHİ : 15.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacılar, mevsimlik meyve mahsülünü götürü pazarlıkla satın alıp bunun ticaretini yaptıklarını, bu maksatla da davalı ile anlaşarak davalıya ait meyve bahçesindeki 250 adet erik ağacından 2 adedinin yemeklik olarak davalıya bırakılıp götürü alım-satımı konusunda 3.000,00.TL üzerinden ağaçlardaki erikleri satın aldıklarını, 1.000,00.TL’sini peşin ödeyip 2.000,00.TL’sinin de hasat anında ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ancak davalının 1.000,00.TL pey akçesini üçüncü kişiler eliyle iade edip sözleşmeden caymak istediğini, bahçeye girilmesi halinde tehditte bulunduğunu, karşılıklı olarak şikayette bulunulduğunu, hatta davalının bu şikayetinde satım sözleşmesini ikrar ettiğini belirterek müspet zarara ilişkin olarak 10.000,00.TL kar mahrumiyeti tazminatının davalıdan tahsilini istemişlerdir.
Davalı, taraflar arasında iddia edildiği şekilde anlaşma olmadığını, davacıların …’te bulunan işyerine gelerek köyde bulunan erik ürününe talip olmaları neticesinde köye uzun zamandır gitmediğini, verim durumunu bilmediğinden fiyat veremeyeceğini davacılara beyan etmesi üzerine, davacılardan Mustafa’nın ‘ben baktım, en fazla 2-3 ton çıkar, 3.000 TL’ye ürünü satın alalım’ teklifi üzerine, gidip ürüne bakması gerektiğini, söylenen gibiyse verilen fiyata olabileceğini, aksi takdirde bu fiyata olmayacağını beyan ettiğini, nitekim Mayıs ayı başında ağaçları gördüğünde 10 ton civarında ürün olduğunu anlayınca davacıların kendisini kandırmaya çalıştıklarını anladığını, bunun üzerine dava dışı Süleyman ile haber göndererek satım işinin olmayacağını bildirdiğini, davacılar tarafından tehdit edilince şikayet

dilekçesinde de aynı şekilde beyanda bulunduğunu, kaldı ki iddiaya göre satım bedeli olan 3.000,00.TL ile talep edilen 10.000,00.TL arasındaki afaki farktan durumun ortada olduğunu, akdi ilişkinin kurulduğunun yazılı delille ispatlanması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.055,34.TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacılar, davalı ile şifahen anlaşarak davalıya ait bahçedeki erik ağaçlarının meyvesini götürü usulle 3.000,00.TL bedelle satın aldıklarını, bilahare davalı tarafından sözleşmeden dönülmesi üzerine kar mahrumiyetine ilişkin eldeki davayı açmışlar, davalı akdi ilişkinin kurulmadığını savunmuştur. Mahkemece, davalının Cumhuriyet Savcılığına vermiş olduğu beyanı yazılı delil başlangıcı kabul edilerek taraf tanıkları dinlenip sözleşmenin kurulduğu, ancak davalının sözleşmeden dönmesi üzerine davacıların zarara uğradıkları kabul edilip davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, davalının Cumhuriyet Savcılığına vermiş olduğu beyanı … bu davaya vermiş olduğu cevaptan farklı olmayıp bu haliyle davacıların beyan ettiği şekilde akit kurulduğunu ortaya koymaz. Bir öngörüşme niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar, akdi ilişkiyi yasal delillerle ispat etmelidirler. Miktar itibarı ile olayda tanık da dinlenemez. Davacılar, ibraz ettiği delillerle iddiasını kanıtlayamamıştır. Ne var ki, dava dilekçesinde ‘her türlü yasal delil’ demekle yemin deliline dayanmış sayılacağından davacılara yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken aksine düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre, davacıların temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.nolu bentte açıklanan nedenlerle, temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2.nolu bentte açıklanan nedenle davacıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 34.00 TL. temyiz harcının istek halinde davalı ve davacılara iadesine, 15.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.