Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2011/5042 E. 2011/14434 K. 13.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/5042
KARAR NO : 2011/14434
KARAR TARİHİ : 13.10.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, yazılı sözleşme ile davalı …’e … kurması için 15.000 euro borç verdiğini, davalının sözleşme gereğince aldığı ödüncü 31.12.2005 tarihinde ödemeyi ve yine aylık kârının %30’unu vermeyi taahhüt ettiğini, ancak davalının ödeme yapmadığını, bu paraları banka dekontları suretinde görüldüğü üzere banka yoluyla bazen …’e, bazen de “… ” adına havale olarak gönderdiğini ileri sürerek 15.000 euro alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davacı tarafça 15.000 euro para … edilmesine rağmen gönderilmediğini, dava dosyasının içindeki kredi kartı sliplerinin sözleşmeden önce yapılan alışverişlere ilişkin olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasındaki 20.11.2004 tarihli sözleşmeye göre, davacı davalıya 15.000 euro ödünç verecek, bu paranın geri ödemesi 31.12.2005 tarihinde yapılacaktır. Davalı söz konusu ödemenin yapılmadığını savunmuştur. Davacının dayadığı ödeme belgelerinin bir kısmı sözleşme tarihinden önceki tarihe ait olup bu ödemelerin sözleşme kapsamında yapıldığını davacının yasal delillerle kanıtlaması gerekir. Müddeabihin miktarı itibariyle HUMK.’nun 288. ve devamı maddeleri uyarınca davalının muvafakatı olmadıkça olayda tanık dinlenemez. Davacı, iddiasını ispat edecek yazılı belge ibraz edememiştir. Ne var ki davacı, dava dilekçesinde “sair yasal deliller” demek suretiyle yemin deliline de dayandığından, mahkemece; davacıya, davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak hâsıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, sözleşme tarihinden önceki tarihte yapılan ödemeler de dahil edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2011/5042-14434
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 15.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.