YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2869
KARAR NO : 2011/18642
KARAR TARİHİ : 13.12.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat … ile davacı …’in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 20.03.2002 tarihli vekaletnameyle, davalı kooperatife müşavir avukat olarak hizmet verdiğini, 3.6.2002 tarihinde davalı adına … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/176 esas sayılı dosyası ile, tapu iptal tescil davası açtığını, üzerine düşen edimleri yerine getirdiği halde, davalı tarafından 12.4.2006 tarihinde vekaletten azledildiğini, azlin haksız olduğunu, bu durumda 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 164 ve 174. maddelerine göre vekalet ücret alacağının ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.500,00.-YTL avukatlık ücretiyle, 38,61.-TL ihtarname ve … Sulh Hukuk Mahkemesinin. … numaralı delil tespit gideri toplamı olan 6.568,00 TL’nin ihtar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 15.01.2009 tarihli ıslah dilekçesiyle de talep miktarını 16.661,00 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı, davacının, Kooperatifin müşavir avukatı olup, 12.4.2006 tarihinde azledildiğini, sözleşme gereğince hiçbir alacağı bulunmadığını, davacının, kooperatiften ayrılan üyelerin birikmiş aidatlarını geri alabilmek için Kooperatif
aleyhine başlatılan icra takiplerine, “aidatların belli bir ödeme planı üzerinde anlaşılarak adı geçen üyelere ödenmesi suretiyle icra takiplerini durdurma” talimatına aykırı hareket ederek, icra konusu takiplere itiraz edip, itirazın iptali davalarının açılmasına sebebiyet verdiğini, buna rağmen bu duruşmaların hiçbirisine katılmayarak Kooperatife, %40 icra inkar tazminatların, vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarının yüklenmesine sebep olduğunu, talimatlarına aykırı davranan ve özen borcuna aykırı davranan davalının kooperatifi zarara uğrattığını, … 9.Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/450 E sayılı davasının baştan ilk birkaç duruşması dışında diğer duruşmalarına girmediğini, yine … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/176 E sayılı dosyasında bulunan … 2.Noterliğinin 30.01.1995 gün ve ….yevmiye numaralı Düzenleme Şeklindeki Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’ nin 6.sayfasındaki “teknik şartname” başlığını taşıyan l5.maddesinin bulunduğu sayfanın ortadan kaybolmasına sebebiyet verdiğini, tüm bu nedenlerle azlin haklı olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 26.12.2008 tarihli bilirkişi raporu gereğince, davanın kabulü ile; 16.593,00 TL vekalet ücreti alacağının 18.01.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Avukatın, vekil olarak borçları BK’nun 389 ve devam maddelerinde gösterilmiş olup, vekil, BK.nun 390 maddesine göre müvekkiline karşı vekaleti sadakat ve özen ile ifa etmekte yükümlüdür. Vekil, sadakat borcu gereği olarak müvekkilinin yararına olacak davranışlarda bulunmak, ona zarar verecek davranışlardan kaçınmak zorunluluğundadır. Vekil, görevini yerine getirirken gerekli özen ve dikkati göstermemiş, sadakatle vekaleti ifa etmemiş ise, vekil edenin vekilini azli haklıdır. Avukatlık kanununun 174. maddesi hükmüne göre de azil haklı ise avukatlık ücretinin ödenmesi gerekmez, haksız azil halinde ise avukat ücretin tamamına hak kazanır.
Somut olayda davacı, davalı tarafından haksız olarak azledilmesi nedeniyle vekalet ücreti alacağının tahsilini istemiş, davalı ise, davacının, kooperatiften ayrılan üyelerin birikmiş aidatlarını geri alabilmek için başlattıkları icra takiplerine, “belli bir ödeme planı üzerinde anlaşma sağlanarak takiplerin durdurulması” yönündeki talimatlara uymayarak itiraz ettiğini, bu şekilde itirazın iptali davalarının açılmasına sebebiyet verdiğini, ayrıca bu davaların duruşmalarına da katılmayarak, inkar tazminatı, vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarının kooperatife yüklenmesine neden olduğunu, kooperatifi toplam
18.781 TL zarara uğrattığını belirterek azlin haklı olduğunu savunmuşsa da, mahkemece, davalının savunmaları üzerinde gerektiği şekilde durulup değerlendirilmediği, özellikle davalının, 28.7.2008 tarihli dilekçesinde savunmalarına delil olarak belirtmiş olduğu yedi adet dava dosyasının getirtilip incelenmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda hükme esas alınan 26.12.2008 tarihli bilirkişi raporu da yetersiz olup, yetersiz rapor ve eksik incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
O halde davacı avukatın 20.3.2002 tarihinden itibaren süregelen ücret sözleşmesi ile davalı kooperatife hukuki danışmanlık ve hizmet verdiği gözetilerek, davalının savunmaları doğrultusunda, vekaletin özenle yerine getirilmediği bildirilen dosyalar getirtilip, söz konusu bu dosyalarda davacının herhangi bir ihmal ve kusurunun bulunup bulunmadığı, gerektiğinde bilirkişi aracılığı ile incelenip değerlendirilerek, azlin haklı olup olmadığı belirlenmeli, sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan hususlar nazara alınmadan aksi düşüncelerle ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ : 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün, temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 900,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.