YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/19044
KARAR NO : 2012/4600
KARAR TARİHİ : 27.02.2012
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; Davalı idare tarafından 2006 döneminde ihale ile satışa sunulan “TBMM Eski Lojmanları” kapsamındaki … Blok … nolu dairenin 255.060,00 TL bedel karşılığında satışı yönünde sözleşme imzalandığını, ihale işleminden sonra TOKİ adına satışı yapan … Bankası … Şubesi Müdürlüğünce ihale bedeli üzerinden %18 oranında KDV hesaplanarak 45.910,80 TL’nin tahsil edildiğini, TOKİ tarafından, … Bakanlığınca ve … İnşaat ve İşletme AŞ tarafından satışa çıkartılan taşınmazların KDV’den muaf tutulduğunu, Hazine adına yapılan satıştan dolayı KDV doğmayacağını, bu nedenle öncelikli olarak 45.910,80 TL KDV bedelinin davalı idareden tazmin edilmesine karar verilmesini, konutların hazinece ilk devrinin Toki’ye yapılmış olduğu ve KDV ödemeyen TOKİ’den ikinci el konut olarak alındığını ve bu nedenle de KDV sorumluluğunun bulunmadığını, 16.03.2009 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu Kararı ile 15.06.2009 tarihine kadar net alanı 159 m2 ve üzeri konutlarda %8 KDV oranının belirleneceğini, MK ve BK’ya göre mülkiyetin tapu siciline kaydedilmekle alıcıya intikal edeceğini, Danıştay’ın satılan gayrimenkulün tapu siciline tescil edilmesi ile KDV’nin doğacağını karar altına aldığını, bu nedenle haksız yersiz uygulama nedeniyle 25.506,00 TL fazladan KDV tahsil edildiğini, bu açıklamalar ışığında KDV adı altında tahsil edilen 45.910,80 TL’den şimdilik 10.000 TL nin, ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile, bu talebin kabul edilmemesi halinde KDV oranından kaynaklı fazladan
tahsil edilen 25.506,00 TL’den şimdilik 10.000 TL’nin, yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine, Vekille temsil olunan davalı yararına AAÜT’ye göre takdir olunan 2.400,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı eldeki dava ile; fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak KDV adı altında tahsil edilen 45.910,80 TL’den şimdilik 10.000 TL nin, ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini, bu talebin kabul edilmemesi halinde ise KDV oranından kaynaklı fazladan tahsil edilen 25.506,00 TL’den şimdilik 10.000 TL’nin yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini terditli olarak istemiş ve bu talebini de ıslah yolu ile ile arttırmamıştır. Hal böyle olunca, dava değeri olan 10.000 TL üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 3.kısmına göre 1.200 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte iken, yazılı şekilde 2400 TL’ye hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.’nun 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ:1-Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenler ile Davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenler ile ; Temyiz edilen kararın “Hüküm” başlıklı bölümünün 3.bendinde yer alan “Vekille temsil olunan davalı yararına AAÜT’ye göre takdir olunan 2.400,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine”’ cümlesindeki “2.400 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine aynen “1.200 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 27.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.