Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2011/15743 E. 2011/20840 K. 27.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/15743
KARAR NO : 2011/20840
KARAR TARİHİ : 27.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı,.. Kooperatifinin tamamlanmış ve üyelerinin de oturmakta olduğunu, bazı eksiklikler yüzünden inşaatın iskanının alınamadığını, buna rağmen 5784 SK’nun 25. maddesi hükümleri çerçevesinde hizmet verilmeye devam edildiğini, ancak kooperatif üyelerinin meskenlerinde oturmaları sürerken davalı idarenin aboneliği mesken enerjisi grubu aboneliğine çevirmesi gerekirken çevirmeyip, meskenlerde oturan gerçek şahıslara ait olduğu gruptan %25 daha fazla tutarlı olan şantiye enerjisi grubuna dahil tutarak fazla tahsilat yaptığını, ayrıca şantiye enerjisi bağlandığı esnada kooperatiften alınan güvence bedeli adı altındaki miktarın yine yüksek olarak tahakkuk ettirildiğini belirterek, davalı idarenin şantiye enerjisi grubuna dahil ederek mesken enerjisi grubuna almadan müvekkillerinden fazladan tahsil ettiği 10.500,00 TL alacağın, davalı idarenin enerji bağlanması esnasında yine aynı sebeplerle fazladan tahsil ettiği güvence bedeli olan 2.000,00 TL alacağın davalı idareden tahsilini, kooperatifin enerji sıralaması belirlemesinde ait olduğu grubun mesken olup olmadığının tespitini istemiştir. Davacı 21.03.2011 havale tarihli dilekçesiyle talep sonucunu 16.478,11 TL olmak üzere artırarak davasını ıslah etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, şantiye cereyanı ile mesken cereyanı
arasındaki farkın 14.478,11TL olduğunun tespiti ile bu miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının talebi 16.478,11 TL’nin tahsili olmakla, mahkeme tarafından 14.478,11TL’nin kabulüne karar verildiğine göre, reddedilen tutar üzerinden, davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, 1.100,00TL vekalet ücretinin takdiri gerekirken, davalı lehine vekalet ücreti takdirine karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.’ nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle, davalının ikinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün 6. bendinin devamı olarak “Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden, red olunan miktara göre davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, 1.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” sözlerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmiş bu hali ile ONANMASINA, peşin alınan 200,00 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 27.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.