Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2011/13080 E. 2011/18652 K. 13.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13080
KARAR NO : 2011/18652
KARAR TARİHİ : 13.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Davacı, dava dışı Gazi Belediye Başkanlığı ile, Belediyeye ait olan … İli, Kılıçdere Mahallesi, 1281 ada, 12 parsel sayılı arsa üzerinde, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müteahhit olarak yapımını taahhüt ettiği binanın 23 no’lu dairesini 11.9.2003 tarihli sözleşme ile davalıya sattığını, sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmiş olup, dairenin tapusunun da davalı adına tescil edildiğini, ancak davalıya teminat olarak vermiş olduğu 20.000,00 TL miktarlı senedinin iade edilmediği gibi, aleyhine takip başlatıldığını ileri sürerek, … 5 İcra Müdürlüğünün 2007/175 esas sayılı dosyası ile yürütülen takip nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, takip konusu senet nedeniyle davacının davalıya 8.700,00 TL borçlu olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses,
görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise, “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta müteahhit olan davacı( satıcı )’nın davalıya ( alıcı ) konut amaçlı taşınmaz ( mesken ) sattığı ve taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda, kazanılmış hak da söz konusu olmaz. O halde mahkemece …’da ayrı bir tüketici mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi, yok ise ara kararı verilerek davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: 1 no’lu bentte yazılı nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 2 no’lu bent gereğince diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 13.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.