Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2011/11834 E. 2011/18495 K. 12.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11834
KARAR NO : 2011/18495
KARAR TARİHİ : 12.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı adına trafikte kayıtlı …… plaka sayılı aracı sözlü anlaşma ile davalıdan satın ve teslim aldığını, resmi satış işlemlerinin aracın kredi taksitlerinin bitiminden sonra yapılacağının kararlaştırıldığını, davalının aracın kendi taksitlerinden doğan borcu için 15.970.00 TL ve motorlu taşıt vergisi için 1.051.95 TL olmak üzere toplam 17.021.95 TL ödeme yaptığını, davalının aracın resmi satışını yapmadığı gibi, aracı elinden aldığını belirterek 17.021.95 TL.nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini istemiştir.
Davalı, aracın satışının söz konusu olmadığını, aracın davacıya aylık 950.00 TL bedelle kiraya verdiğini, davacının kira bedeline karşılık banka taksitlerini ödediğini, aracın davacı elinde kaldığı 19 aylık süre içinde 18.080.00 TL kira alacağı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, aracın satış akdine dayalı olarak davacının elinde 19 ay kaldığı, aylık 800.00 TL.den 15.200.00 TL kazanımı olduğu, davacının toplam ödemelerini 17.022.12 TL olup, mahsup işlemi yapıldığında davacının 1.821.95 TL alacaklı olduğundan bu meblağın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm,taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya konu ve trafikte davalı adına tescilli aracın davacıya satış sözleşmesi nedeniyle mi yoksa kira sözleşmesi nedeniyle mi teslim edildiği konusundadır. Davalı karakolda verdiği 23.12.2009 tarihli ifadelerinde aracı davacıya satış sözleşmesi nedeniyle teslim ettiğini ikrar etmiştir.

Dosyaya ibraz edilen delil ve belgeler birlikte değerlendirildiği mahkemenin taraflar arasındaki akdi ilişkinin satış akti olarak kabulü doğrudur. Ne var ki, trafikte kayıtlı araçların satışları 2918 sayılı karayolları trafik kanunu 20/d maddesi gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Bu şekil şartına uyulmadan yapılan sözleşmeler geçersiz olup, taraflar leh ve aleyhine sonuç doğurmaz. Taraflar aldıklarını iade ile yükümlüdür. Bu bağlamda alıcı satış bedeli için faiz vs isteyemeyeceği gibi satıcı da kira kullanım bedeli vb talepte bulunamaz. Bu durumda davacının, davalı adına yaptığı ödemelerin istirdadına karar verirken kullanım bedeli adı altında mahsup işlemi yapılması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Yukarda açıklanan bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı lehine BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan 18.40 TL. temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine ve yine peşin alınan 27.00 TL temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 12.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.