Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2010/8723 E. 2010/9787 K. 01.07.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8723
KARAR NO : 2010/9787
KARAR TARİHİ : 01.07.2010

MAHKEMESİ : … 2. Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit, istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde temlik alan avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirketten mobilya satın aldığını, karşılığında 18.07.2006 tanzim tarihli ve “malen” kaydını içeren 4.400-TL’lik bono verdiğini, mobilyaların teslim edilmediğini, bu nedenle senedin karşılıksız kaldığını, davalı tarafından bedelsiz senedin icraya konulduğunu ileri sürerek, senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve icra yolu ile ödenen paraların istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiş, alacağı temlik alan … Yer Kaplamaları… A.Ş, bononun “malen” kaydını taşıdığını, malın teslim edilmediğinin aynı kuvvette yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalının mobilyaların teslimine dair bir belge sunamadığı ve davacı tüketicinin haklı nedenle sözleşmeden cayarak mobilyaları almaktan vazgeçtiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, alacağı temlik alan … Yer Kaplamaları … A.Ş tarafından temyiz edilmiştir.
Anlaşmazlık, davaya konu 18.07.2006 tanzim tarihli “malen” kaydını içeren, 4.400 TL bedelli bononun karşılıksız olup olmadığı ve ispat yükünün hangi tarafa düştüğü noktasında toplanmaktadır. Temel borç ilişkisinden kaynaklanan borcun dayandığı nedenin gösterilmesine yönelik “bedel” kaydı, bonolara özgü seçimlik unsurlardandır. Bedel kayıtları daha çok bonoyu düzenleyenle lehtar arasındaki iş
ilişkisi yönünden ve ispat konusunda (HUMK. md. 290) önem kazanır ve kişisel def’i nedenlerinin varlığının kanıtlanmasını kolaylaştırır. Senet metninde borç nedenini gösteren (malen) kaydının aksini ileri süren tarafın bunu kanıtlama yükümlülüğü ortaya çıkar. Borcun nedeni yazılı bir belgeye aktarılmak suretiyle, bu belgeyi elinde bulunduran kişi yararına senet karinesi oluşmaktadır. Böyle olunca, “bedel malen alındı” kaydını taşıyan bir bonoda, borçlu bunun aksini, yani malın teslim edilmediği ancak HUMK. 290.maddesi uyarınca aynı kuvvetteki yazılı delille ispat edebilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 1986/11-191 E., 1987/115 K, 20.02.1987 tarihli kararı da bu yöndedir). Somut olayda, davacı, bonoda yazılı malın (mobilyaların) teslim edilmediğini ve bu nedenle senedin karşılıksız kaldığını ileri sürerek, dava konusu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitini istediğinden genel ispat kuralları gereğince de (M.K. Md. 6) bu iddianın ispat yükü davacıya düşer. Bu itibarla, mahkemece, davacının iddiasını H.U.M.K’nun 290. maddesi uyarınca aynı kuvvetteki yazılı bir delille kanıtlamasına olanak tanınması ve gerektiğinde yemin hakkı da hatırlatılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, davalı alacaklının malın teslim edildiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz edilen kararın alacağı temlik alan … Yer Kaplamaları …A.Ş yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 1.7.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.