Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2010/7760 E. 2010/16593 K. 13.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/7760
KARAR NO : 2010/16593
KARAR TARİHİ : 13.12.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı Adem Kaysı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Davacılar, davalıdan kiraladıkları taşınmaz üzerine süs bitkisi ve meyve fidesi ektiklerini, davalı suyunu kestiği için verim kaybına uğradığın ileri sürerek, 10.000 YTL tazminatın tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacıların, davalıdan 321 nolu parseli kiralayarak süs bitkisi ve fide yetiştirdikleri, dosyadaki delillerden anlaşılmıştır. Davacılar bu taşınmazın davalıya ait 1315 nolu parselde bulunan su pompasından sulandığını, ancak bu pompanın elektriğinin davalı tarafından kesilmesi nedeniyle verim kaybı olduğunu belirterek uğradığı zarara mukabil 10.000 TL’nin tahsili talepli bu davayı açmıştır. Davalı cevap dilekçesinde, taraflar arasında kira akti bulunmadığını, son duruşmada ise 1315 nolu parseldeki elektrik trafosunun on kişiye ait olduğunu ve kendisinin elektriği kestirmediğini savunmuştur. Mahkemece söz konusu pompasının elektrik aboneliğinin kime veya kimlere ait olduğu, ayrıca davalı tarafından pompa elektriğinin kesilip kesilmediği araştırılmalı, tüm bu deliller değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
2-Birinci bentteki açıklamalara göre, davalının sözleşmeye aykırı eylemiyle elektriğin kesildiği anlaşıldığı takdirde, taraflar arasında 2000 yılının Mayıs ayında kira 2010/7760-16593
sözleşmesi yapıldığı dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, üç yıl süreli sözleşme yapıldıktan bir yıl sonra Mayıs ayında elektriğin kesildiği, 25.1.2008 tarihli tespit talepli davacı taraf dilekçesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda üç yıllık sözleşme süresi için davacıların zararının hesaplanması, doğru değildir. Davacıların, alacağı tedbirlerle zararın azalmasını sağlayıp sağlayamayacakları da, incelenmemiştir. BK’nun 98. maddesi delaletiyle, BK’nun 44. maddesi gereğince davacıların ne kadar sürede aynı koşullarla benzer bir taşınmaz kiralayabileceği, konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenmeli ve bu süre için uğradığı zarar hesaplanmalıdır. Mahkemece eksik incelemeyle yazılı şekilde davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ:Birinci bentte ve ikinci bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 13.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.