Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2010/16917 E. 2011/6048 K. 18.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/16917
KARAR NO : 2011/6048
KARAR TARİHİ : 18.04.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacılar, maliki oldukları …köyü 29 parsel sayılı taşınmazın baraj alanına girmesi nedeniyle DSİ tarafından kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin arttırılması için vekilleri olan davalılarca … 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1999/683 esas sayılı dosyasında dava açıldığı, ancak dava değerinin 3.500.000.000 TL (3.500 YTL)olarak düşük gösterildiğini, halbuki yörede 1 dönüm taşınmazın fiyatının bu kadar olduğunu ve bu hususu davalılara bildirdikleri gibi … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1999/314 d…. sayılı dosyası ile de yapılan tespit sonucunda belli olduğunu, nitekim aynı taşınmazın bir kısmının daha önceden kamulaştırılmış olması nedeniyle … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1998/762 esas ve yine 1998/763 esas sayılı dosyalarında ayrı ayrı açılan davalarda taşınmazın 1998 yılındaki değerinin açıkça tespit edildiğini, bu dosyadaki bilirkişi raporuna göre 4.502 m2’lik kısmın değeri 3.636 YTL olarak tespit edilmişken, 17.651 m2’lik kısmın değerinin en az 4 katı olabileceğini, burada açıkça bir hata yapıldığı ve bu hatadan davalıların sorumlu olduklarını, yargılama sırasında verilen rapor ile kamulaştırma bedel farkının 21.916 YTL olarak tespit edildiğini, ancak mahkemece taleple bağlı kalınarak 3.500 YTL’na karar verildiğini ve uğranılan zararın 18.416,73 YTL olduğunu bildirerek bu miktarın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsilini istemiştir.
2010/16917-2011/6048
Davalılar, kamulaştırma bedeline yönelik davayı açmazdan evvel … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1999/314 d…. sayılı dosyası ile dava konusu parselin değerinin tespit edilmesini talep ettiklerini, talep tarihlerinin 19.10.1999 olup bu dosyada bilirkişi tarafından rapor verilmeden önce kamulaştırma davasının süresinin kısa olması nedeniyle davacıların akrabası olan dava dışı … Güven’in çağrılarak bilgi verildiğini, raporun henüz sunulmadığının bildirildiğini, bedelin ne miktarda talep edildiğinin sorulması üzerine 3.500 YTL olarak talimat verilmesi üzerine bu miktar üzerinden harç ve masraf alınarak dava açıldığını, dava tarihinin de 21.10.1999 olduğunu, bilirkişinin raporunu sunma tarihini ise 24.11.1999 olduğunu, taşınmazın rayiç bedelini bilebilecek teknik altyapıya sahip olmadıklarını ve kendilerinden de bilinmesinin beklenemeyeceği gibi gerekli dikkat ve özeni gösterdiklerini savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 9.208,36 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacılar, maliki oldukları taşınmazın kamulaştırılması üzerine bedelin artırımı için dava açılması yönünde davlıları vekil tayin ettiklerini, ancak davalılarca daha önceden aynı taşınmazın belli bir kısmı için aynı konuda dava açılmış olması ve davalıların fikir sahibi olmalarına nazaran dava değerini düşük göstermek suretiyle zarara uğratıldıklarından bahisle eldeki dava açılmıştır. Mahkemece, davalıların kamulaştırmaya konu taşınmazın parasal değerini tespit edip makul bir değer kararlaştırıp bu değer üzerinden dava açmaları gerekirken daha düşük bir bedelle dava açmalarında kusurlu bulundukları, davacıların da kamulaştırma bedelinin arttırılması için taşınmazın değeri ve özellikleri hakkında bilgi vermemeleri nedeniyle ikinci derecede kusurlu oldukları kabul edilerek davacıların zararı yarı yarıya oranlanmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacıların maliki olduğu …köyü 29 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılması üzerine davalılarca davacıların vekili sıfatıyla … 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1999/683 esas sayılı dosyasında bedel artırımı davası açıldığı, bu davada alınan 7.8.2000 tarihli bilirkişi raporu ile bedel farkının 21.916,73 TL olarak tespit edildiği, mahkemece istekle bağlı kalınarak dava değeri 3.500. TL’ye hükmedildiği ve kararın temyiz incelemesinden geçerek 1.4.2002 tarihinde kesinleştiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Mahkemece, tarafların eşit oranda kusurlu oldukları kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, aynı taşınmazın belli bir kısmının daha önce kamulaştırılması üzerine aynı şekilde davalılarca benzer şekilde dava
2010/16917-2011/6048
açıldığı, yine benzer şekilde aynı yörede komşu taşınmazlara ilişkin olarak da davalar açıldığı anlaşılmaktadır. Davalı avukatların taşınmazların rayiç bedelini bilebilecek teknik altyapı ve bilgiye sahip olmaları mümkün değil ise de, aynı konuda dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede açılıp takip edilen davalar olması nazara alındığında davalı vekillerin mesleki bilgi ve tecrübeleri gereğince yörede bulunan taşınmazlar hakkında artık yeterli bilgi ve görgüye sahip olmaları gerekeceği, vekil olarak vekil edenleri lehine onları aydınlatma, gerekli bilgiyi verme ve davayı gereken şekilde açıp takip etme sorumluluğu içinde davalı avukatların tam kusurlu oldukları kabul edilmelidir. Öyle olunca, Mahkemece davanın tamamen kabulüne karar verilmesi gerekirken aksine düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: 1.bentte yazılı nedenlerle temyiz olunan kararın davacılar yararına BOZULMASINA, 2. bentte yazılı nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 136.75 TL. Temyiz harcının istek halinde davacı ve davalıya iadesine, 18.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.