YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/16348
KARAR NO : 2011/5396
KARAR TARİHİ : 06.04.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edimiş ise de dava miktar itibariyle duruşmaya tabi olmadığından bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı tarafından, … 5. İcra Müdürlüğü’ nün 2008/23352 Esas sayılı dosyasında 10.05.2007 tanzim ve 10.08.2007 vade tarihli 12.000.00.TL bedelli bonoya istinaden alacağın faizi ile birlikte tahsili için başlatılan icra takibinde aracının haczedilmesi üzerine alacaklı davalı vekiline haricen 20.000.00.TL ödeyerek ibraname aldığını ancak sonradan alacaklı davalı vekilinin ibranamedeki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürdüğünü, ibraname ile icra dosya borcu ödenmesine rağmen takibe devam edildiğini belirterek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının haricen 20.000.00.TL ödeyerek ibraname aldığı iddiasının yerinde olmadığını, ibraname altındaki imzanın vekiline ait olmadığını, avukatının yanında çalışan kişinin kandırılarak düzenlenen ibranamenin davacı tarafından alındığını, ibranamenin geçersiz olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Her ne kadar Mahkemece, “davalı vekili davacının sunduğu belge altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüş ise de,10.12.2009 tarihli oturumda belge altındaki imzanın kendi bürosunda sigortalı eleman olarak çalışan kişiye ait olduğunu beyan ettiği, ibraname altında imzası bulunduğu
x2010/16348-2011/5396
davalı vekilince bildirilen Fuat Akkaya’ nın, ibraname düzenlendiği tarihte davalı vekilinin yanında çalışan konumunda olduğu, davalı vekilinin, yanında çalışan bu kişinin eylemlerinden sorumlu olduğunu, davalı vekilinin ödeme yapılmadan böyle bir belgenin düzenlendiğini ileri sürmesine rağmen, bu durumun davacı yönünden irdelenecek bir husus olmayıp davalı vekili ile ibraname düzenlendiği tarihte yanında çalışan konumunda olan …arasındaki iç ilişki nedeniyle bu kişiler arasında görülecek davada incelenebilecek bir husus olduğu, bu durumda, davacının aleyhine başlatılan icra takibi sonrası düzenlenen ibraname ile borçtan kurtulduğu…” gerekçesi davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ise de; ibranamenin, alacaklı davalının vekaletname ile yetkili kıldığı vekili tarafından düzenlenmediği ve imzalanmadığı ayrıca ibranamede ne kadar bedel ödendiğinin yazılı olmadığı ve davacının da bedel ödediğini ispatlayamadığı dosya münderecatı ile sabittir. Bu şekilde düzenlenen ibraname davalıyı bağlamaz. O halde, davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 243.15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 6.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.