Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2010/13278 E. 2010/15966 K. 01.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/13278
KARAR NO : 2010/15966
KARAR TARİHİ : 01.12.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalıya 15.05.2007 tarihinde 14.200,00 TL borç para verdiğini ve karşılığında davalıdan 15.07.2007 tarihli 14.200,00 TL bedelli senet aldığını senedin vadesinde ödenmediğini, bu nedenle … 5.İcra Müdürlüğünün 2007/10412 Esas sayılı dosyası ile İcra takibi yapıldığını, davalının borca,ferilerine ve faize itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek davalının itirazın iptali ile takibin devamına %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, takibe konu bonodaki imzanın kendisine ait olduğunu,yanlış düzenlediği bonoyu davacının ele geçirerek alacaklı kısmına kendi adını yazarak takibe koyduğunu, davacıya borcunun olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıya borç para verip karşılığında 14.200.00 TL bedelli senet aldığını, davalının borcunu ödemeyince senedi icra takibine koyduğunu, davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali talebiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, takip konusu senedin kendisi tarafından yanlışlıkla düzenlenen bir senet iken davacı tarafından her nasılsa ele geçirilerek senette tahrifat yapılarak alacaklı ismi olarak davacının kendi ismini yazarak alacaklı haline getirildiğini savunmuştur. Senet aslının
2010/13278-15966
incelenmesinde, alacaklı kısmında önceden” … “ yazılı olduğu,üzerinin çizilerek “…” yazıldığı ve yan tarafının paraf edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece davalının savunması hususunda herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Hal böyle olunca mahkemece davalının senette tahrifat yapıldığı hususundaki savunması dikkate alınarak takip konusu senette tahrifat yapılıp yapılmadığının gerektiğinde uzman bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle saptanması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 268.40 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 1.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.