Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2009/9218 E. 2010/2226 K. 23.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/9218
KARAR NO : 2010/2226
KARAR TARİHİ : 23.02.2010

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, kendisine ait araziyi 14.6.2001 tarihli kira sözleşmesi ile davalı şirkete kiraladığını, arazi üzerindeki toprak sanayi için işe yarayan kısmın istenilen derinlikten alınmak kaydıyla süresiz davalıya verildiğini, arazinin kendisince tarım arazisi olarak kullanıldığını, davalının arazide 3-4 metre derine indiğini, sözleşmenin mülkiyet hakkını bertaraf eden nitelikte olduğunu, arazinin tarım arazisi özelliğini kaybettiğini, 2200 m2’den toprak alınabileceği öngörülmesine rağmen 21859 m2’den toprak alındığını ileri sürerek kira sözleşmesinin feshini, 30.602.40 TL. tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı, hata ve irade sakatlığı bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 3830 TL tazminatın davalıdan tahsiline, davacının fazla ve diğer taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-HUMK.nun 8.maddesinde, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davalarına bakmakla görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu belirtilmiş ve bu hususta dava konusu olan şeyin değerine bakılmayacağı hükme bağlanmıştır. Taraflar arasında kira sözleşmenin varlığı hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı, kabulünde olan kira sözleşmesinin feshine ve bu sözleşmeden kaynaklanan tazminat talebinin kabulüne karar verilmesini istemiş olup, bu durumda davayı sulh hukuk mahkemesinde bakılması gerekir. Mahkemece,
2009/9218-2010/2226
değinilen bu yön gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 15.60 TL temyiz harcının istek halinde hem davalıya hemde davacıya iadesine, 23.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.