Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2009/14963 E. 2010/9498 K. 25.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/14963
KARAR NO : 2010/9498
KARAR TARİHİ : 25.06.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat … gelmiş, davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan satın aldığı konut için sözleşmeye aykırı olarak maliyet artışı ve şerefiye bedeli istendiğini ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine ve fazla ödenen paranın ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın Feragat nedeniyle reddine, 200.000.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş; Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Bakanlar Kurulunun toplu konut idaresince satılan konutlarda maliyet artışı yansıtılan konut alıcılarının taksitlerinin ve borç bakiyelerinin 2005 yılının birinci altı aylık dönem başlangıcına kadar sabitlenmesine ilişkin 2002/4702 sayılı kararnamesine ek 28.8.2002 günlü kararnamesinde; bu kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay içerisinde müracaat etmeleri ve bu konuda dava açmış olanların davadan feragat etmeleri şartıyla borç bakiyesi ve taksit tutarlarının 2005 yılının birinci altı aylık dönem başlangıcına kadar sabitleneceği hükmünü getirmiştir. Bahsedilen kararnamelerden faydalanmak maksadı ile 12.12.2002 günlü dilekçe ile davacı vekili davadan feragat ettiğini bildirmiş, dava neticesinde feragat
2009/14963-2010/9498
nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu ihtilafı çözmek için çıkarılan kararnameden faydalanmak için açılan davalardan feragat edilmesi hükmü getirildiğinden, bu amaçla feragat eden davacının davalı tarafa vekalet ücreti ödemekle sorumlu tutulmaması gerekirken yazılı şekilde davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne varki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK nun 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 3 nolu bendinde yazılı “Asgari ücret vekalet tarifesi gereğince 200.000.000 TL nin+KDV si ile birlikte davacı taraftan tahsiliyle davalı tarafa ödenmesine” söz ve rakamlarının karardan çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 750,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 25.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.