Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2009/13599 E. 2010/5424 K. 21.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/13599
KARAR NO : 2010/5424
KARAR TARİHİ : 21.04.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, kurumlarına bağlı sigortalı ve hak sahipleri için ihtiyaç duyulan defibrilatör cihazı ve aksesuarlarının 28.5.1998 tarihinde firmalarla imzalanan protokol çerçevesinde temin edildiğini, protokolün 9/D maddesi ile firmaların defibrilatör cihazı ve aksesuarlarının gümrükçe tasdikli ithalat faturaları ve gümrük giriş beyannamelerinin incelenmesinde kurum aleyhine bir farklılığın tespiti halinde aradaki fiyat farkının ödeneceğini taahhüt ettiklerini, firmaların ithalat faturalarını 2001 yılında topluca ibraz ettiklerini, ancak bu faturaların gerçek fiyatı yansıtmadığını, fiyatların şişirilmiş olduğunu, gerçek ithalat değerlerini gösteren Neşter davasında temin edilen gerçek ithalat rakamları ile kuruma ibraz edilen ithalat rakamları arasındaki farkın tahsil edilmesi gerektiğinin müfettiş raporunda belirtildiğini, bu doğrultuda davalı şirkete yazılan yazı ile gerçek fiyatları yansıtmadığı gerekçesiyle 1998-2001 yılları arası için fiyat farkını istediklerini, davalı şirketin cevap vermediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 1.119.566.985.749TL alacağın faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınmak ve davalının herhangi bir usulsüzlük yapmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
2009/13599-2010/5424
1-Davacı, davalı şirketten aralarında düzenledikleri protokol kapsamında defibrilatör cihazı ve aksesuarlarını temin ettiklerini, protokol uyarınca gümrükçe tasdikli ithalat faturaları ve gümrük giriş beyannamelerinde kurum aleyhine fiyat farkı olduğunun tespiti halinde bu farkın ödeneceğinin taahhüt edildiğini, yapılan incelemede fiyat farkı oluştuğunun tespit edildiğini, davalı şirketin taahhüdüne rağmen fiyat farkını ödemediğini ileri sürerek oluşan fiyat farkının tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda herhangi bir usulsüzlük tespit edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı şirketin ortak ve yöneticisi olan diğer davalılar … ve … hakkında kamuoyunda “Neşter Davası” olarak bilinen … 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/220 E. (2008/93E.) sayılı dosyası ile açılan ceza davasının halen derdest olduğu dosya kapsamından anlaşılmakta olup defibrilatör cihazı ve aksesuarlarının satışının bu davaya konu olup olmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Öyle olunca mahkemece,işbu davaya konu defibrilatör cihazı ve aksesuarlarının ceza davasına konu edilip edilmediği araştırılarak konu edilmiş ise, B.K.nun 53. maddesi gereğince ceza mahkemesince tesbit edilen maddi vakıalar hukuk mahkemesini bağlayacağından, bu dava yönünden ceza mahkemesinde açılan kamu davasının sonucunun beklenmesi zorunludur. Mahkemece değinilen bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 21.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.