Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2009/10558 E. 2010/2308 K. 24.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/10558
KARAR NO : 2010/2308
KARAR TARİHİ : 24.02.2010

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi (Hakem Heyeti Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, davalı belediyeye borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın gerek husumet, gerekse esastan reddini dilemiştir.
Hakem sıfatıyla bakılan davada, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, 30.03.2009 tarihli ek karar ile temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkeme ek kararına yönelik temyiz itirazının süresinde yapıldığı anlaşılmakla, temyiz talebinin reddi kararı kaldırılarak temyiz incelemesine geçildi.
1-Mahkemece davaya 3533 sayılı yasa gereği hakem sıfatı ile bakılmıştır. Kural olarak 3533 sayılı yasa hükümlerine göre verilen hakem kararları itirazı kabil olup, itiraz üzerine verilen kararlar da kesindir. Ancak hakemin yetki ve görevi dışında vermiş olduğu kararlar kamu düzenini ihlal edecek mahiyette ise bu hususlar temyiz edilebileceği gibi Yargıtay’ca da resen gözetilmelidir. Somut uyuşmazlıkta böyle bir yetki ve görev aşımı olup olmadığının irdelenmesi gerekir. 3533 sayılı Mecburi Tahkim Kanununun 1. maddesi gereğince umumi, mülhak ve hususi bütçelerle idare edilen daireler ve belediyelerle, sermayesinin tamamı devlete veya belediyeye veya hususi idarelere ait olan daire ve müesseseler arasında çıkan ihtilaflardan adliye mahkemelerinin vazifesi dahilinde bulunanlar 3533 sayılı Mecburi Tahkim Kanununda yazılı tahkim usulüne göre halledilir. Bir uyuşmazlığa 3533 sayılı yasa hükümlerine göre bakılabilmesi için davanın her iki tarafının da yasanın birinci maddesinde sayılan kamu kurumlarından olması gerekir. Taraflardan birisi yasada belirtilen kamu kuruluşu değilse davaya mecburi hakem sıfatı ile bakılamaz. Davalı belediye başkanlığının 3533 sayılı yasada belirtilen kamu kurumu olduğu konusunda duraksama yoktur. Davacı … ise, 15.9.1993 tarih ve 21699 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 233 sayılı kanun hükmünde kararnameye göre kurulmuş bir kamu iktisadi teşebbüsüdür. Aynı kararnamenin 4. maddesine göre de özel hukuk hükümlerine tabidir. Davalı bu nedenle, 3533 sayılı yasa kapsamında kalan idare ve kuruluşlardan değildir. O halde davalı 3533 sayılı yasada gösterilen daire ve kuruluşlardan olmadığından uyuşmazlığın çözümünde de hakem sıfatı ile mahallin yüksek dereceli hukuk hakimi görevli değildir. Davaya bakmak genel mahkemelerin görevi içinde kalır. Mahkemece, mecburi hakem sıfatıyla yetki aşımı yapılarak karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre bu aşamada davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentde gösterilen nedenle hükmün BOZULMASINA, (2) no’lu bentte gösterilen nedenle davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 24.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.