Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2009/10502 E. 2010/5422 K. 21.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/10502
KARAR NO : 2010/5422
KARAR TARİHİ : 21.04.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı davalı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat … ile davalı vekili avukat …’in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı,davalının maliki olduğu ve imar planında akaryakıt istasyonu arsası olarak belirtilen taşınmazı ihale yoluyla satışa sunduğunu,26.8.1997 tarihinde yapılan ihale sonucu taşınmazı 229.500YTL bedelle satın aldığını,adına tescil yapıldığını, 24.3.1998 tarihinde yapı ruhsatı alarak inşaata başladığını,İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararı üzerine 12.5.1998 tarihinde inşaatın durdurulduğunu, yaptığı araştırma sonucu imar planının iptali talebiyle İdare Mahkemesinde dava açılmış olduğunun davalı tarafça gizlendiğini öğrendiğini,davalının mağduriyeti gidereceğini taahhüt etmesine rağmen gidermediğini,17.11.2000 tarihinde imar planının değiştirilerek taşınmazın yeşil alana dönüştürüldüğünü ileri sürerek,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 9.900.000 YTL değer kaybı zararından şimdilik 3.200.000 YTL, tesislerin bugün itibariyle ulaşacağı değerden şimdilik 100.000YTL, mahrum kaldığı kar kaybından şimdilik 100.000 YTL, taşınmaza yaptığı imalat masrafları karşılığı şimdilik 100.000 YTL olmak üzere toplam 3.500.000 YTL alacağın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, taşınmazın akaryakıt servis istasyonu olarak ayrılmasına ilişkin imar planı değişikliği işleminin İdare Mahkemesi kararıyla iptal edildiğini,bu karar üzerine plansız alan haline dönüşen taşınmazın 17.11.2000 tarihli Belediye Meclisi kararıyla park alanı haline getirildiğini,bu işlemin iptali için dava açılmadığını,davacının bu işlemlerden haberdar olup sadece satış bedeli ve tapunun Belediyeye devrini isteyebileceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, taşınmazın özel mülk niteliğinin ortadan kaldırılması nedeniyle hukuken bir el koyma olduğu,davacının satın aldığı özelliklere göre bu şekildeki bir yerin dava tarihindeki değerinin 5.088.000YTL olduğu,davacının bu miktarı isteyebileceği,imar planının yargı kararları ile doğru hale getirildiği,imar planının doğru hale getirilmesinin kamu düzenine ilişkin hususun yerine getirilmesinden dolayı davacının sair taleplerini isteyemeyeceği,yaptığı imalatların enkazını alıp götürebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine,3.200.000YTL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptaline ve davalı adına tapuya kayıt ve tesciline,fazla taleplerin reddine,davacının dava dilekçesindeki talepleri kapsamında olmayan fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş;hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm,davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının taleplerinden bir tanesi de taşınmaza yaptığı inşaat nedeniyle uğradığı zararların tahsiline ilişkin olup mahkemece taşınmaz üzerine yapılan imalatların değeri 16.000YTL ise de kamu düzenine ilişkin imar işlemlerinin sonucu olarak burada imalat yapılmasının doğru olmadığı,buna ilişkin masrafların da istenemeyeceği ancak davacının buradaki imalatların enkazını alıp götürebileceği gerekçesiyle bu talebin reddine karar verilmiştir.Davacının davalıdan ihale yoluyla satın aldığı taşınmaza tapu kaydına güvenerek inşaata başladığı İdare Mahkemesinin yürütmenin durdurulması kararı üzerine inşaatın durdurulduğu 12.5.1998 tarihine kadar bir takım imalatlar ve bu imalatlar nedeniyle bazı masraflar yaptığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davacı,tapu kaydına güvenerek taşınmaza yaptığı imalat bedelleri ile bu imalatlara ilişkin olarak yaptığı plan-proje vs. masraflarını davalıdan Isteyebilir.Öyle olunca mahkemece davacının dava konusu taşınmaza yaptığı imalat bedeli ve bu imalatlar nedeniyle yaptığı plan-proje vs. masraflarının belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davacının bu husustaki talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm,davacının ikinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bent gereğince kararın davacı yararına BOZULMASINA, 750,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda dökümü yazılan 146.800,00 TL kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 21.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.