Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2008/7574 E. 2008/9590 K. 08.07.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/7574
KARAR NO : 2008/9590
KARAR TARİHİ : 08.07.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirketin … 1999 tarihinde ekonomik sıkıntıya düşmesi nedeniyle kendisinden borç para istenildiğini, verdiği borç karşılığında kendisine 12.12.1999 tanzim tarihli 9000,00 YTL bedelli keşidecisi davalı şirket olan çekin şirket yetkililerince ciro edilerek verildiğini, çek bedelinin ödenmemesi nedeni ile icra takibi başlattığını, davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini, bu arada davalı şirket yetkilisi … …’in çek bedeline mahsuben 900,00 YTL ödeme yaptığını, bu nedenle verdiği makbuzda tahrifat yaparak , belgeye ibraname ve çekin bedelsiz iade edileceği şerhini düştüğünü, bu nedenle hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, ancak belge aslını ibraz edemediği, bu nedenle belgenin iğfal kabiliyeti olmadığı kabul edilerek beraat kararı verildiğini, 8.100,00 YTL alacağının ödenmediğini iddia ederek 20.02.2001 tarihinden yasal faizi ile davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davacının çeki ciro yolu ile devraldığını, çek keşidecisi şirket ile diğer davalılar ve davacı arasında hukuki ilişki olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava karz akdine dayalı alacak davasıdır. Davacı, davalı şirkete borç para verdiğini, şirket yetkililerinin bu borca karşılık şirketin borçlu olduğu çeki verip kendilerinin de ciro ettiğini, bu çeki tahsil etmesi için verdiği dava dışı

… Biçer’in çekin karşılığı olmadığı için kendisine geri verdiğini iddia etmiştir. Söz konusu çek arkasındaki ciro silsilesi de davacıyı doğrulamaktadır. Mahkemece davacının çeki dava dışı şahıstan ciro yolu ile devraldığı,ihtarında da bu ciroya dayanarak talepte bulunduğu, davalılar ile hukuki ilişkisi olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, davacı bu davayı açarken davalılara borç para verip karşılığında çek aldığını savunmuş, kambiyo hukukuna değil karz akdine dayanmış ve kambiyo hukukuna göre zamanaşımına uğramış olan çeki de delil olarak ibraz etmiştir. Davacının şikayeti nedeni ile şirket yetkilisi davalı … … hakkında açılan ceza davasındaki gerek Cumhuriyet savcılığında alınan 25.03.2002 tarihli ifadesinde gerekse mahkemede alınan savunmasında davalı şirket temsilcisi olan … …, davacı ile aralarındaki borç ilişkisini kabul …, çek bedeline mahsuben yapılan ödemeye ilişkin olarak düzenlenen makbuza “ibraname” yazısını ilave ettiğini, borcun ödendiğini savunmuştur. Hukuki ilişkinin varlığına ilişkin bu beyanlar davalıları bağlar. İspat külfeti davalılara ait olup, davalılar borcu ödediklerini yazılı belge ile ispat edemediklerine göre davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 8.7.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.