Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2008/13129 E. 2009/3740 K. 19.03.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/13129
KARAR NO : 2009/3740
KARAR TARİHİ : 19.03.2009

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, aracının motor bakımının yapılması ve krank milinin değiştirilmesi amacıyla aracını 05.11.2004 tarihinde davalı şirkete teslim ettiğini, Ağustos 2005 tarihinde yapıldığından bahisle yakını olan …’a teslim edildiğini, ancak arıza giderilmediği için tekrar arızalandığını ve davalıya götürdüğünü, bu kez arızanın başka bir parçadan kaynaklandığı ve arızanın giderildiği söylenerek tekrar İsa’ya teslim edildiğini, teslimden hemen sonra dönüş yolunda motordan ses gelmeye başladığını ve yatak sararak çalışmaz hale geldiğini, yine davalıya götürdüğünü, aracın motor aksamının dağıtıldığını, bir kısım parçaları bagaj kısmı ve arka koltukta kırılmış vaziyette bulduğunu, bu olayların kendisini maddi ve manevi sıkıntıya soktuğunu, davalının kusuru nedeniyle bir yılı aşkın aracını kullanamadığını, tespit yaptırdığını, aracın rayiç bedeli üzerinden 3.000 YTL değer kaybı oluştuğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.254 YTL toplam hasarın 15.11.2004 tarihinden, 500 YTL değer kaybı ve 3.000 YTL araç satış fiyatlarındaki farktan kaynaklanan zararın dava tarihinden, 154,76 YTL tespit masrafının 02.10.2006 tespit tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 4.410 YTL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla taleplerin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
2008/13129-2009/3740
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut olayda uyuşmazlık araç tamiri esnasında oluşan zararın tazminine yönelik olup olayda 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici olmadığı anlaşılmaktadır. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Bu durumda davaya bakmaya genel mahkemeler görevlidir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 19.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.