Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2007/14550 E. 2008/3996 K. 24.03.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/14550
KARAR NO : 2008/3996
KARAR TARİHİ : 24.03.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat Karabekir Şengin gelmiş davacı tarafından gelen olmadığından yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, açılan ihale sonucunda davalı … Linyitleri İşletmesi Bölge Müdürlüğü ile imzalanan 24.5.2000 tarihli sözleşme gereğince, işyerinde çalışan 1787 işçiye her gün yemek temini ve servisi işini üstlendiğini, taahhüt ettiği gibi işyerinde her gün 1787 kişiye yemek temin ve servisine ilişkin edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen, davalı tarafından istihkak bedellerinin tam olarak ödenmediğini, ayrıca yemek listelerinde belirtilen miktarlar ile ödenen miktarlar arasında da fark bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, şimdilik eksik ödenen 15.000.000.000 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, sözleşmenin 2. maddesi gereğince, çalışma şartlarının değişmesine bağlı olarak yemek yiyecek işçi sayısının da artı eksi %50 töleranslı olarak değişebileceğinin ve şartnamenin 11.1. maddesinde de vardiyalara göre işletmece yoklama suretiyle tespit edilen yemek sayısının işleticiye bildirileceği ve ödemelere esas teşkil eden faturaların da o ay fiili tabldot alanların sayısı üzerinden düzenleneceğinin kararlaştırıldığını, fiili yemek yiyen kişi sayısına göre her ay düzenlenen faturalara göre istihkak ödemelerinin yapıldığını, davacının yapılan
ödemeleri itirazi kayıtsız kabul ettiğini, bu nedenle sözleşmeye aykırı bir durum mevcut olmadığı gibi, istihkak ödemelerinin eksik yapıldığından da söz edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 13.9.2005 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın kabulüne, 15.000,00 YTL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı … Bölge Müdürlüğüne ait işyerlerinde davacı tarafından “bir öğün pişirilecek yemeklerin dağıtılması, bulaşıkların toplanıp yıkanması, işyerlerinin ve yemek yenen yerlerin temizlenmesi ile tekrar servise hazırlanması” edimlerine ilişkin olarak açılan ihale sonrasında taraflar arasında 415.584.720.000 TL (646.000 TL *1787 kişi)ihale tutarı üzerinden 24.5.2000 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşmenin 9. maddesinde; ödemelerin 30 günde bir defa ve her ay sonunda istekli tarafından tanzim edilecek fatura karşılığı şartnamenin 16. maddesine göre yapılacağı, idari şartnamenin 6. maddesinde; ihale süresinin bir yıl olup, işin süresinin bitimine bir ay kala isteklinin yazılı başvurusunun kabul edilmesi halinde aynı şartlarla bir yıl daha uzatılabileceği, 11.1. maddesinde; vardiyalara göre işletmenin tespit ettiği yemek sayısının bir gün önceden istekliye bildirileceği, verilen yemek sayısı konusunda günlük fiili tabldot üzerinden mutabakat sağlanarak Bölge ile günlük tutanak tutulacağı ve bu tutanakların isteklinin düzenleyeceği faturaya esas teşkil edeceği, 16. maddesinde de; 30 günde bir kere ve her ay sonunda istekli tarafından tanzim edilecek faturanın bir … ve bir adet suretinin İdari ve Sosyal İşler Şube Müdürlüğüne teslim edileceği ve bu birimce düzenlenecek yazının Muhasebe Şube Müdürlüğüne intikalini müteakip ödeme işleminin yapılacağı kararlaştırılmıştır. Davacı, istihkak ödemelerinin tam olarak yapılmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmış olup, mahkemece 9.2005 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının davalıdan 16.816.065.932 TL alacaklı olduğu benimsenmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Oysa ki davalı, söz konusu bu rapora itiraz ederek, işyerinde yemek yiyecek işçi sayısı yönünden işin %50 töleranslı olarak ihale edildiğini, Kurum Personel Müdürlüğünce hazırlanan toplam fiili günleri belirten listelerin, Kuruma bağlı işyerlerinde 24 saat içinde çalışanların tümünü göstermekte olduğundan, vardiya birde çalışan ve yemek hizmetinden yararlanamayan işçi sayısı kadar yapılacak mahsup işleminden sonra yemek sayısının belirlenmesi gerektiğini, ancak davacının, hak edişini bir an önce almak istemesi ve vardiya birde çalışan işçilerin kesintilerinin bir sonraki hakedişten tahsilini istemiş
olması nedeniyle, maddi açıdan zorlanmaması için vardiya birde çalışan işçilere ilişkin kesintilerin bir sonraki ayın istihkakından yapıldığını, bu şekilde mahsup edilen miktarlarla ilgili Muhasebe Şube Müdürlüğünce davacı adına iade faturaları düzenlendiğini, davacının, elden teslim edilen bu iade faturalarına karşı hiçbir itirazi kayıt ileri sürmediği gibi, ticari defterlerine de işlediğini, bu hususun araştırılması gerektiğini belirtmiştir. Mahkemece davalının itirazları üzerinde durulmamış, davacının ticari defterleri incelenmemiştir. Söz konusu bilirkişi raporunda, davalı Kurum tarafından düzenlenen iade faturalarının geçerli olabilmesi için davacıya tebliğ edilmiş olması ve davacının da TTK’nun 20/3. maddesi gereğince bu faturalara 8 gün içinde itiraz etmemiş olması gerektiği açıklanarak, davacıya tebliğ ettirilmeyen faturaların geçerliliğinin bulunmadığı belirtilmişse de, az yukarda da değinildiği gibi, davalı rapora itirazında, iade faturalarının elden tebliğ edildiğini ve davacı tarafından da ticari defterlerine işlendiğini savunmuş olduğundan, mahkemece bu hususta davacının ticari defterleri üzerinde, konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak, söz konusu iade faturalarının davacıya ait ticari defterlere işlenip işlenmediği belirlenip, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün, temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 550 YTL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 24.3.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.