Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2006/9690 E. 2006/14727 K. 09.11.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/9690
KARAR NO : 2006/14727
KARAR TARİHİ : 09.11.2006

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen reddine kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, dava dışı müflis …’ın konut kredisi borçlusu olduğunu, davalı Nafiz’in ise aynı bankanın mevduat alacaklısı olup, bu alacağı temlik aldığını, alacak ve borcun takas ve mahsubu için müflis banka idaresinde bulunan … Bankasına başvurduklarını, ancak iflas idaresinin tasarrufun iptali davası açarak kazandığını, bilahare konut kredisi borcunu icraen ödediğini bildirerek haksız olarak ödediği bedelin davalılardan tahsili için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kabul edilen kısım için davalı Nafiz aleyhine icra inkar tazminatı, reddedilen kısım için davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı Nafiz Tamdan tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-İİK.nun 67/2 maddesi uyarınca icra takibinde bulunan alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olmasının yanısıra kötüniyetli bulunması da şarttır. Diğer bir değişle davacı alacaklının icra takibinde haksız olması tazminata hükmedilebilmesi için yeterli olmayıp ayrıca kötüniyetli bulunması gerekir. Davalı bu davada davacının kötüniyetli olduğunu iddia ve ispat etmemiştir. Kaldı ki somut olay değerlendirildiğinde davacının kötü niyetli olmadığı da anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yön gözardı edilerek kötü niyet tazminatına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK.nun 438/7 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle kararın hüküm fıkrası 4.bendinde yazılı “reddedilen kısmın %40 üzerinden hesaplanan 701.60 YTL haksız takip tazminatının davacıdan alınarak davalı Nafis Tamdan’a verilmesine” sözlerinin hükümden çıkarılarak, yerine “Koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı isteminin reddine” sözlerinin yazılmasına kararın bu şekilde düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, aşağıda dökümü yazılı 12.12 YTL harcın davalıdan alınmasına, 9.11.2006 günü oybirliği ile karar verildi.