Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2006/2205 E. 2006/7303 K. 08.05.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/2205
KARAR NO : 2006/7303
KARAR TARİHİ : 08.05.2006

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı bankadan alıp kullandığı kredi kartı borcunun ödeyemediğini, 4822 sayılı yasadan yararlanmak için yaptığı müracaat sonrası düzenlenen ödeme planının yasaya aykırı olduğunu belirterek borcunun tesbitini, fazla ödemesi var ise davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, ödeme planının ve hasaplamanın yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının 25.3.2003 tarihi itibariyle toplam borcunun 5.305.150.508 TL olduğunun tesbitine, borcun 12 eşit taksitte ödenmesine, 25.3.2003 tarihinden sonra davacının yaptığı ödemelerin mahsubuna karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunun geçici 4. maddesinde: kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle kendisine dönem sonu borcunu ödemesi için ihtar çekilmiş veya haklarında icra takibi başlatılmış yada 31.01.2006 tarihine kadar temerrüde düşmüş olan kredi kartı borçlularının altmış … içerisinde kredi veren kuruluşa yasada öngörüldüğü şekilde müracaat ederek borçlarını taksitle ödemek istediklerini beyan etmeleri halinde düzenlenecek ödeme planını imzalamaları ve ilk taksidi peşin ödemeleri şartıyla son dönem borcu tamamen tahsil edilinceye kadar yıllık %18 faiz oranı üzerinden hesaplanacak borç tutarını icra takip dava masraf ve harçları vekalet ücreti ile birlikte onsekiz eşit taksitte ödeme hakkına sahip olacağı düzenlenmiştir.
Daha önce yine kredi kartı borçları ile ilgili olarak, 4077 sayılı yasaya 4822 sayılı yasa ile eklenen geçici 2. maddeden faydalananların, 5464 sayılı yasanın geçici 4. maddesinden faydalanamayacağına dair, bu yasada bir hüküm ve düzenleme bulunmamaktadır.
O nedenle 4822 sayılı yasa ile getirilen geçici 2. madde kapsamında kalsa dahi, henüz borç tamamen ödenerek kapanmayan veya yargılaması devam eden kredi kartı borçları hakkında da 5464 sayılı yasanın geçici 4. maddesinin şartları varsa uygulanmasının kabulü gerekir. Kredi kartı borçlusu olan davacının bu yasadan faydalanması, yasanın yayımlandığı tarihten itibaren 60 günlük süre içinde kredi kartı veren kuruluşa veya avukatına yazılı olarak müracaatına bağlı tutulmuştur. Bu durumda mahkemece kredi kartı borçlusunun yasada öngörülen sürede bankaya veya avukatına bir müracaatı olup olmadığı, davacı ve davalı bankadan sorulup araştırılarak, şayet başvurusu var ise bu yasanın geçici 4. maddesine göre borcun belirlenip sonucuna uygun karar verilmesi için hükmün bozulması gerekir.
2-Yukarıda açıklanan bozma şekil ve sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle; temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 8.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.