Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2006/11866 E. 2006/13971 K. 30.10.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/11866
KARAR NO : 2006/13971
KARAR TARİHİ : 30.10.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat … ile davacı …’nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunaların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, avukat olduğunu, davalıların dava dışı şirketle imzaladıkları 5.2.2002 tarihli sözleşmeden kaynaklanan bedeli tahsil etmek için kendisini vekil tayin ettiklerini ve aralarında 14.7.2003 tarihli ücret sözleşmesinin aktedildiğini dava dışı şirketle olan sorunun sulh yoluyla çözülmesi için şirkete muhtelif yazılar yazdığını, ancak sorunun sulh yoluyla çözülmeyeceğinin anlaşılması üzerine davalılar vekili olarak dava dışı şirket aleyhine delil tespiti yaptırıp davalılarca teslim edilen balıklar üzerinde tedbir koydurduğunu, ancak davalıların dava dışı borçlu şirketle kendisin bilgisi dışında haricen sulh olduklarını, buna rağmen kendisine vekalet ücreti ödenmediğini, her bir … için 20.000.000.000 Tl. olmak üzere 260.000.000.000 Tl. vekalet ücreti alacağı bulunduğunu ileri sürerek fazlası saklı kalmak üzere şimdilik 40.000.000.000 Tl.nın tahsilini istemiştir.
Davalılar, davacının sözleşmesinin 2/B maddesine dayanarak ücret talep edemeyeceğini, davacının sorunun sulh yoluyla çözülmesi için gerekli girişimde bulunmadığını, uzlaşmaya kendilerinin gayret ile varıldığını, delil tespiti yaptırılmasının dava aşaması olmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davacının sözleşmenin 2/B maddesine göre ücret istemekle haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalılar arasında 14.7.2003 tarihli ücret sözleşmesi düzenlendiği ve davacının davalılar ile dava dışı şirketler arasında düzenlenen 5.2.2003 tarihli sözleşmeye göre ödenmesi gereken bedelin şirketten tahsili işini üstlendiği, sözleşmenin 2/A maddesinde avukatın aldığı işin muhataba ihtar gönderilmesi üzerine sulh sonucu yapılacak yeni bir sözleşme ile çözülmesi halinde davalıların her bir … için avukata ücret olarak … başına 1000 Dolar ödeyeceğinin 2/B maddesinde ise ihtilafın Sulh yoluyla çözümlenmemesi ve dava konusu olması halinde, davalıların her bir … için 20.000.000.000 Tl. ücret ödeyeceğinin karalaştırıldığı, davacının muhtelif tarihli yazılarla dava dışı şirketten talepte bulunduğu ve ancak olumsuz yanıt verilmesi üzerine davacının davalılar vekil olarak davalılar ve arkadaşları tarafından dava dışı şirkete teslim edilen balıklar üzerinde delil tespiti için 29.7.2003 tarihinde mahkemeye müracaat ettiği ve 30.7.2003 tarihinde tespit yapılarak bilirkişiden 5.8.2003 tarihli rapor alındığı, bu esnada davalılar ile dava dışı şirket arasında 30.7.2003 tarihinde uzlaşmaya varılarak sözleşme imzalandığı, akabinde davacının 21.11.2003 tarihli ihtarla vekalet görevinden haklı nedenlerle istifa ettiğini davalılara bildirdiği anlaşılmaktadır. Davacı bu davada ücretinin sözleşmenin 2/B maddesi uyarınca tahsilini istemekte iken, davalılar sözleşmenin 2/A maddesine göre ücret talep edebileceğini savunmaktadırlar. Hemen belirtmek gerekir ki davacının sözleşmenin 2/A maddesi uyarınca ücret isteyebilmesi için davalılarla dava dışı şirket arasındaki ihtilafın sulh yoluyla çözülememesi ve dava konusu olması gerekir. Davacı sulh için çeşitli girişimlerde bulunarak dava dışı şirkete muhtelif yazılar yazmış ve akabinde mahkemeden tesbit ve tedbir isteyip uygulatmış ise de konu henüz dava aşamasına gelmeden davalılar dava dışı şirket ile haricen 30.7.2003 tarihinde sulh sözleşmesi yapmışlardır. Davacının delil tespiti yaptırması ve tedbir istemesi dava aşaması değildir. Davacı davalıların sözleşmeden kaynaklanan alacağının tahsili için mahkemede dava açmadan önce davalılar haricen dava dışı şirketle sulh oldukları için davacı ancak sözleşmenin 2/A maddesi uyarınca talepte bulunma hakkına sahiptir. Mahkemece değinilen bu yön göz ardı edilerek sözleşmenin 2/A maddesi yerine 2/B maddesi benimsenmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, 450 YTL. duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 30.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.