Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2020/2542 E. 2020/6566 K. 30.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/2542
KARAR NO : 2020/6566
KARAR TARİHİ : 30.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Suç tarihine göre, katılanlar …, vekilinin sanık …’ın, adı geçen katılanlara yönelik tehdit eyleminden verilen beraat kararlarını temyiz ettiği, ayrıca, sanıklar …, … ve … müdafiinin ise sanıklar … hakkında tehdit ve birden fazla kişi ile konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından, sanık … hakkında birden fazla kişi ile konut dokunulmazlığını ihlal suçundan verilen beraat kararlarına yönelik vekalet ücretine hasren temyize geldikleri belirlenerek yapılan incelemede;
Beraat kararı verildiği halde kendisini avukat ile temsil ettiren sanıklar … ve … lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ve … müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasına “Karar tarihi itibariyle Asgari Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.320 TL. maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak beraat eden sanıklar … ve …’ya verilmesine” dair cümlenin eklenmesi suretiyle hükümlerin tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık … hakkında tehdit suçundan kurulan hükümlere yönelik katılan sanıklar …, …, … …, … ve Necla Çetinkaya müdafiilerin temyiz itirazları ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 106/1-1. maddesinde tanımı yapılan tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 30.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.