Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/9837 E. 2019/10806 K. 24.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/9837
KARAR NO : 2019/10806
KARAR TARİHİ : 24.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Beraat

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık … soruşturma aşamasında müştekiye ait kömürün kendisine ait olduğu, Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfından birisinin kendisini aradığını ve kömürün hazır olduğunu söylediğini, sanık …’nin de kömürün kendisine yardım olarak verildiğini düşündüğü için diğer sanıklara aldırdığını beyan ettiği şeklinde gerçekleşen olayda, sanık … adına Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından adına gönderilen kömür olup olmadığı, aradığı iddia edilen kişi ile telefon görüşmesi olup olmadığı, gerekmesi durumunda HTS raporları getirtilerek tespit edilmesi ve sonrasında sanıkların durumunun tespit edilmesi gerekmesine rağmen eksik inceleme sonucu sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 24.06.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.