Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/7491 E. 2019/10870 K. 24.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7491
KARAR NO : 2019/10870
KARAR TARİHİ : 24.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığına

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında 27.12.2010 tarihinde düzenlenen tutanakta kayıt dışı tüketim yapıldığının tespit edildiği, 05.07.2012 tarihine kadar işlenen suçlar yönünden 6352 sayılı Yasanın Geçici 2. maddesinin 2. fıkrasındaki; “Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun ve doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi dolayısıyla bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla hakkında hırsızlık suçundan dolayı kovuşturma yapılan veya kesinleşmiş olup olmadığına bakılmaksızın hakkında hüküm verilen kişinin, bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, zararı tamamen tazmin etmesi hâlinde, hakkında cezaya hükmolunmaz, verilen ceza tüm sonuçlarıyla ortadan kalkar.” hükmü uyarınca zararın tazmin edilmiş olması halinde ilgili hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği ancak geçici bir dönemi kapsayan bu düzenleme nedeniyle verilen kararların ise 6352 sayılı Yasanın 84. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesine eklenen 5. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünden ikiden fazla yararlanamayacağına ilişkin sayı kısıtlaması kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gözetilmeden, 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 ve 5271 sayılı CMK’ nın 223/4. maddesi uyarınca sanıklar hakkında verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin kararın adli sicile kaydedilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan hüküm fıkrasından “Karar kesinleştiğinde bir suretinin 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun 6352 Sayılı Yasa’nın 103. maddesi ile değişik 6/2. maddesi uyarınca mahsus siciline kaydı için adli sicile gönderilmesine” dair ”5237 sayılı Yasanın 168/5.maddesinin uygulanmasına” dair bölümlerin çıkartılmasına karar verilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.