YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7351
KARAR NO : 2018/15962
KARAR TARİHİ : 14.11.2018
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Müştekiye ait 20 adet çatı trape sacının müştekinin… Yapı Sanayi isimli iş yerinin duvarına dayalı halde iken çalındığı, çalındığı olayda; müştekinin malzemelerin işyerinin yanında duvarda dayalı vaziyette durduğunu, garaj kapısı şeklinde bir kapılarının olduğunu, kilitli olmadığını, suça sürüklenen çocuğun bu kapıyı açarak içeriye girmiş olduğunu belirtmesi karşısında; müştekinin işyerinin konumuna ilişkin mahallinde keşif yapılarak malzemelerin çalındığı yerin işyerinin eklentisi niteliğinde olup olmadığı belirlendikten sonra suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b veya 141/1. maddelerinin uygulanması durumunun tartışılması gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde uygulama yapılması,
Kabule göre;
1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış olanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” şeklindeki hüküm karşısında üzerine atılı suçu işlediği sırada on sekiz yaşından küçük olan ve daha önce işlediği başka bir suçtan mahkûmiyeti bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmemesi,
2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.”
hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 14.11.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.