YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7050
KARAR NO : 2018/17166
KARAR TARİHİ : 29.11.2018
KANUN YARARINA BOZMA
Hırsızlık suçundan sanık …’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 493/1, 65/3, 522, 81/2. maddeleri gereğince 4 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/06/2003 tarihli ve 2000/363 esas, 2003/345 sayılı kararının Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 09/11/2005 tarihli ve 2004/20321 esas, 2005/14806 karar sayılı ilâmı ile bozulmasını müteakip, yapılan yargılama neticesinde sanığın hırsızlık suçundan 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b ve 39. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2007 tarihli ve 2005/1593 esas, 2006/38 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 03/11/2011 tarihli ve 2007/20564 esas, 2011/45063 karar sayılı ilâmı ile bozulmasını takiben, yapılan yargılama neticesinde sanığın 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b ve 39. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/12/2012 tarihli ve 2012/45 esas, 2012/1103 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 09/12/2014 tarihli ve 2013/32981 esas, 2014/21961 karar sayılı ilâmı ile bozulması üzerine, yapılan yargılama neticesinde kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/03/2015 tarihli ve 2015/1 esas, 2015/202 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 15.10.2018 gün ve 94660652-105-16-9374-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 22.10.2018 gün ve 2018/84561 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre, Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/03/2015 tarihli kararının diğer sanık… tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 20/12/2016 tarihli ve 2016/10749 esas ve 2016/17370 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, sanık hakkında atılı hırsızlık suçundan 17/06/2003 tarihinde verilen kararın kesinleştiği, daha sonra yapılan yargılamaların uyarlama yargılaması niteliğinde olduğundan, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un “Lehe hükümlerin uygulanmasında usul” kenar başlıklı 9. maddesinin 4. fıkrasında yer alan; “Kesin hükümle sonuçlanmış olan davalarda, sonradan yürürlüğe giren bir kanunla ilgili olarak lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması amacıyla yapılan yargılama bakımından dava zamanaşımına ilişkin hükümler uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında; sanık hakkındaki kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış olan davanın zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verilemeyeceği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Bursa 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 26/03/2015 tarih, 2015/1 esas ve 2015/202 karar sayılı kararının, dosyanın diğer hükümlüsü olan… tarafından temyizi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesi’nin 20.12.2016 tarih, 2016/10749 esas ve 2016/17370 karar sayılı kararı ile incelendiği anlaşılmakla, hükümlü hakkında yapılan kanun yararına bozma talebinin de aynı daire tarafından incelenmesi uygun görüldüğünden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 29/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.