Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/6408 E. 2018/17168 K. 29.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6408
KARAR NO : 2018/17168
KARAR TARİHİ : 29.11.2018

KANUN YARINA BOZMA

Nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuklar … ve …’ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 143, 151/1, 31/3 ve 62/1 maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay ve 4 ay hapis cezaları ile cezalandırılmalarına, mala zarar verme suçundan hükmedilen 4 ay hapis cezasının anılan Kanun’un 50/1-d maddesi uyarınca 4 ay süreyle alkollü içki satılan ve içilen yerlere gitmekten yasaklanmaları tedbirine çevrilmesine dair İzmir 6. Çocuk Mahkemesinin 30/10/2008 tarihli ve 2005/273 esas, 2008/653 sayılı kararını takiben, suça sürüklenen çocuk …’ın tedbirin gereklerine uygun davranmadığından bahisle mala zarar verme suçu açısından 1.200,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Mahkemenin 06/10/2015 tarihli ve 2005/273 esas, 2008/653 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 02/12/2015 tarihli ve 2015/451 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 24.09.2018 gün ve 94660652-105-35-10937-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 01.10.2018 gün ve 2018/78908 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocukların katılana ait aracı düz kontak yapmak suretiyle çaldıklarından bahisle mala zarar verme suçunu işledikleri iddia edilmiş ve mahkemece de bu suçtan mahkûmiyetine karar verilmiş ise de, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan eşyaya, bu suçu işlemek amacıyla zarar verme eyleminin bir bütün olarak hırsızlık suçunu oluşturduğu, suça sürüklenen çocukların hırsızlık kastının suça konu aracın mülkiyetine yönelik olduğu, söz konusu araca zarar verilmesine yönelik eylemin ayrıca cezalandırılamayacağı gözetilmeden, mala zarar verme suçundan açılan kamu davasında suça sürüklenen çocukların beraati yerine, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

I-Suça sürüklenen çocuk …. hakkında kanun yararına bozma talebinin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun hırsızlık suçunun yanında mala zarar verme suçundan da mahkumiyetine karar verilmiş ise de; hırsızlık suçunun konusunu çalınmak istenen aracın kendisinin oluşturması durumunda, malın çalınması sırasında ya da çalınmasından sonra araca verilen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği de gözetilerek suça sürüklenen çocuğun eyleminin suç oluşturmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde mala zarar verme
suçundan mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk… hakkında İzmir 6. Çocuk Mahkemesinin 30.10.2008 tarihli ve 2005/273 esas, 2008/653 karar sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle, unsurları oluşmayan mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk…’ın BERAATİNE, tayin olunan cezanın çektirilmemesine,
II-Suça sürüklenen çocuk … hakkında kanun yararına bozma talebinin incelenmesine gelince;
Suça sürüklenen çocuğun hırsızlık suçunun yanında mala zarar verme suçundan da mahkumiyetine karar verilmiş ise de; hırsızlık suçunun konusunu çalınmak istenen aracın kendisinin oluşturması durumunda, malın çalınması sırasında ya da çalınmasından sonra araca verilen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği de gözetilerek suça sürüklenen çocuğun eyleminin suç oluşturmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde mala zarar verme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 02/12/2015 tarihli ve 2015/451 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 29/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.