Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/4283 E. 2018/17826 K. 06.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4283
KARAR NO : 2018/17826
KARAR TARİHİ : 06.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasını satın alma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
02.12.2016 gün ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 36. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi değiştirilerek;
“Direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir”… şeklindeki düzenleme karşısında, yerel mahkemece verilen direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilen dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulunca Dairemize gönderilmekle;
İstanbul Anadolu 29. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 15/04/2014 tarihinde, verilen kararı ile sanığın suç eşyasının satın alınması suçundan mahkumiyetin dair verilen hükmün, sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 10/07/2017 tarihli ve 2015/17582 esas, 2017/8184 Karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilip, bozmadan sonra yapılan yargılamada, mahkemece 20/03/2018 tarihli ve 2017/440 Esas, 2018/189 Karar sayılı kararla direnilerek sanık hakkında yeniden mahkumiyet kararı verilmiş ise de; söz konusu direnme kararında gerekçenin genişletilmesi ve değiştirilmesi suretiyle hüküm kurulduğu ve bu durumun da Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ nun istikrar bulmuş içtihatları uyarınca (Örneğin, Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kurulu’ nun 25/10/2016 gün 2015/783 esas ve 2016/377 karar sayılı kararı) eylemli uyma sonucu verilen yeni hüküm mahiyetinde olduğu anlaşılmakla, İzmir 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/03/2015 tarihli ve 2014/837 esas 2015/145 Karar sayılı hükmünün Dairemizce yapılan incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Katılanın çalınan aracının olay tarihinden 1 hafta sonra sanıkta başka bir plakayla ve motor şasi numarası değiştirilmiş olarak ele geçtiği, sanığın diğer iki sanıktan bu aracı çaldığını iddia ettiği, ancak diğer sanıkların bu suçu kabul etmemesi karşısında sanığın savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılmakla sanığın eyleminin hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi bakımından kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 06/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.