Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/3100 E. 2018/16076 K. 15.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3100
KARAR NO : 2018/16076
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Olay tarihinde sanığın mağdura ait aracı çaldıktan sonra devriye görevi yapan kolluk güçlerinin sanığı araçla birlikte gezerken gördükleri, dur ihtarına uymayan sanığın araçla birlikte kaçmaya başladığı, yaşanan kovalamaca sırasında sanığın kendisini durdurmak isteyen jandarma aracına çarparak zarar vermesi şeklinde gerçekleşen eylemin, kamu malına mala zarar verme suçunu da oluşturduğu anlaşılmakla, sanık hakkında anılan suç nedeniyle zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
I-Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın adli sicil kaydında yer alan Çardak Asliye Ceza Mahkemesi’nin 06.03.2013 tarih, 2012/108 esas ve 2013/26 karar sayılı hükmünün tekerrüre esas teşkil ettiği halde, suç tarihinden sonra kesinleşen Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/188 esas ve 2012/1207 karar sayılı kararının tekerrüre esas alınması suretiyle hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanığın Çardak Asliye Ceza Mahkemesi’nin 06.03.2013 tarih, 2012/108 esas ve 2013/26 karar sayılı ilamının mükerrirliğe esas alınmasına, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Olay tarihinde sanığın etrafı duvarla çevrili ve demir kapısı bulunan, evin eklentisi durumundaki bahçede bulunan üzerinde anahtarı takılı halde olan aracı bahçe kapısını açarak çalması şeklinde gerçekleşen eylemin TCK’nın 142/1-b maddesi kapsamında kalması karşısında; aynı Kanun’un 141/1 maddesi ile uygulama yapılması,
2-Konut dokunulmazlığını ihlali suçundan kurulan hükümde ise, TCK.’nın 116/4. maddesinde öngörülen hapis cezasının alt sınırı 1 yıl olduğu halde “…alt sınırdan ayrılmayı gerektiren bir sebep bulunmadığından TCK.’nın 116/4. maddesi gereğince takdiren 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” karar verilmek suretiyle hükmün karıştırılması,
3-Sanığın adli sicil kaydında yer alan Çardak Asliye Ceza Mahkemesi’nin 06.03.2013 tarih, 2012/108 esas ve 2013/26 karar sayılı hükmünün tekerrüre esas teşkil ettiği halde, suç tarihinden sonra kesinleşen Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/188 esas ve 2012/1207 karar sayılı kararının tekerrüre esas alınması suretiyle hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 15/11/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.