Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/1769 E. 2018/15433 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1769
KARAR NO : 2018/15433
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında ”Hırsızlık” suçu bakımından verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesi neticesinde;
Sanık hakkında, müştekinin zararının soruşturma aşamasında karşılandığı kabul edilip etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasında cezada 2/3 oranında indirim yapılmasına rağmen uygulama maddesinin TCK’nın 168/1. maddesi yerine 168/2. maddesinin yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanığın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık hakkında ”Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması” suçu bakımından verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesi neticesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 109. maddesine dayanılarak Bakanlar Kurulunun 20.03.2006 tarihli ve 2006/10218 sayılı kararı ile çıkarılan Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük’ün 51. maddesinde kısa süreli hapis cezası yerine hükmedilen adli para cezasının infazının ne
şekilde yerine getirileceğinin gösterildiği, anılan maddenin 1. fıkrasının (b) bendinde yer alan “Kesinleşen adli para cezasını içeren ilam, Cumhuriyet başsavcılığına verilir. Cumhuriyet Savcısı hapis cezasından çevrilen adli para cezasının otuz gün içinde ödenmesi için hükümlüye bir ödeme emri tebliğ eder,” şeklindeki düzenleme ile aynı fıkranın (d) bendinde yer alan “Hükümde adli para cezası takside bağlanmış ise kararda belirtilen süreye göre infaz edilir. Otuz gün içinde ilk taksidin ödenmemiş olması halinde, durum mahkemeye bildirilir, kararda yer alamamış olsa bile Cumhuriyet Savcısı’nın talebi üzerine hükmü veren mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen infazına, sonraki bir taksitin ödenmemiş olması halinde ise kısmen infazına karar verilir ve bu karar derhal infaz edilir,” şeklindeki düzenlemeye göre, sanığın adli para cezasını, kendisine tebliğ tarihinden itibaren ödemesi gerekirken, kesinleşme tarihinden itibaren takside bağlanması şeklinde sanık aleyhine ve Cumhuriyet Savcısının yetkisini kısıtlar şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde ise de bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca; “hükmün kesinleşme tarihinden” ibaresinin çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.