Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/1649 E. 2018/19162 K. 25.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1649
KARAR NO : 2018/19162
KARAR TARİHİ : 25.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
28.06.2014 tarihinde 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/3. maddesi ile “hükümlü adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısının kararı ile kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verileceği, buna uymaması halinde kalan kısmın tamamının açık ceza infaz kurumunda yerine getirileceği” düzenlemesi getirildiği halde, anılan düzenleme dikkate alınmaksızın ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmiş ise de, belirtilen bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık … hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
I-Sanık …’ün müşteki …’a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme, müşteki …’e yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme; sanık …’ün müşteki …’a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme, müşteki … ile katılan …’a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanık …’ün müştekiler … ile …’e yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin olarak, şartları oluştuğu halde TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması; sanık …’ün müşteki … ile katılan …’a yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik, sonuç cezanın 7.300 TL yerine yazılı şekilde eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar … ve … müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık …’ün müşteki …’a yönelik, sanık …’ün müşteki …’a yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık indirim oranının, hak ve adalet ilkesi gereğince aynı Kanunun 168/2. maddesinde belirtilen “1/2” indirim oranından fazla olması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
2-Sanık …’ün müşteki …’a yönelik hırsızlık suçunda, sonuç cezanın 7.300 TL yerine yazılı şekilde eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve … müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza bakımından sanık …’ün kazanılmış hakkının korunmasına,
III-Sanık …’ün katılan …’e yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tanık …’un olaya yönelik doğrudan görgü ve bilgisinin bulunmadığı, sanığın inkara yönelik savunmasının aksine atılı suçları işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı, mahkumiyetine yeterli delil elde edilemediğinden beraati yerine, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 25.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.