Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/12042 E. 2018/19314 K. 26.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/12042
KARAR NO : 2018/19314
KARAR TARİHİ : 26.12.2018

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuğun müştekinin bahçesinin duvarından bir kısmı sokakta kalan iki adet halıyı içeri girmeksizin çalma eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 141/1 maddesininde düzenlenen açıktan hırsızlık suçunu oluşturacağı kanaatine varılmıştır.
Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca ”Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar” ile 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 26.12.2018 gününde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY:

Bilindiği üzere 5237 sayılı kanunumuzda hırsızlıkta suç yerini belirlemede eşyanının bulunduğu yer esas alınmaktadır. Eşya alındığı anda nerde ise suç tipi oraya göre belirlenmektedir. Sanığın bulunduğu yerin önemi yoktur.
Yine bilindiği gibi sınır bütüne dahildir. Yani suç yerinin belirlenmesinde binanın duvarı eklentinin bittiği yer dikkate alınmaktadır. Duvarın dışında monteli klima motorunun çalınması bina dahilinde hırsızlık kabul edilmektedir. Aynı şekilde kapının en dışında kapı kolunun zorlanması halinde konut dokunulmazlığını ihlal ve bina dahilinde hırsızlığa teşebbüs olduğu konusunda herhangi bir duraksama yoktur.
Bahçenin çitleri müştemilata dahildir. Halılar müştemilata dahil olan sınırı belirleyen çitlerin üzerine atılmıştır ve önemli kısımları zaten bahçenin içinde kalmaktadır. Zaten çitler müştemilata dahil olduğu tartışılmadığına göre bunun üzerinde olan halının çalınmasıda bina dahilinde hırsızlıktır.
Mahkemenin 142/2-h maddesi uyarınca karar vermesi gerekirken açıktan hırsızlıktan kararı verilmesi nedeniyle kararın bozulması görüşünde olduğumdan TCK’nın 141. maddesi uyarınca verilen kararın onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum. Karar TCK 142/2-h maddesi uyarınca bozulmalıdır görüş ve kanaaatindeyim.