Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2018/11522 E. 2019/4560 K. 21.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/11522
KARAR NO : 2019/4560
KARAR TARİHİ : 21.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Gece vakti park halindeki traktörün kontak kablolarının kopartılarak çalınması halinde sübut bulan hırsızlık suçunun suç tarihi itibariyle TCK’nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden sanıklar hakkında anılan Yasanın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması,
2-Hırsızlık suçuna konu traktörün önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan hüküm kurulması,
3-Dairemizce de benimsenen ve Y.C.G.K.’nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 esas ve 2013/106 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının tek başına yeterli olmadığı, failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir. Esasen iyiniyetli olan satın alanda bulunan ve hırsızlık suçuna konu olan eşyaya elkonulamaz. Hırsızlık suçuna konu eşyaya elkonulmasına rağmen, failin satın alandan aldığı para veya sağladığı menfaatin satına alana iade edilmemesi halinde, satın alana Devlet eliyle haksızlık yapılmış olur.
Somut olayda, sanık … tarafından müştekinin tüm zararının yargılama aşamasında karşılandığı mevcut dekontlardan anlaşılmış olup suça konu traktörü satın alan tanık …’ün zararının karşılanıp karşılanmadığı araştırılarak sonucuna göre sanıklar hakkında TCK’nın 168/2. maddesinin tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Suç tarihinde sanık …’un sabıkasız olması, müştekinin tüm zararının yargılama aşamasında sanık tarafından karşılanmış olması, sanık hakkında olumlu kanaat ile cezanın ertelenmesine karar verilmiş olması karşısında; ertelemeye göre daha lehe olan CMK’nın 231. maddesinin zararın giderilmediğinden bahisle dosya içeriğine uymayan hatalı gerekçe ile uygulanmamasına karar verilmesi,
5-Cezası ertelenen sanık … hakkında, 1 yıl 9 ay 20 gün hapis cezasına hükmolunduğu halde, 5237 sayılı TCK’nın 51/3. maddesine aykırı olarak mahkûm olunan ceza süresinden az denetim süresinin belirlenmesi,
6-Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık … hakkında , mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun uygulanamayacağının gözetilmemesi,
7-6352 sayılı Kanunun 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanıklara yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafii ve sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, sanıkların CMUK 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına,21.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.