Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2017/5140 E. 2018/1496 K. 08.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/5140
KARAR NO : 2018/1496
KARAR TARİHİ : 08.02.2018

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : …
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi, temyiz
TEMYİZ EDENLER : Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı, suça sürüklenen çocuk müdafii

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmolunan cezaların miktarları ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK’nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları ile aynı Kanunun 286/2-b maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını arttırmayan bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizleri mümkün olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz isteminin 5271 sayılı CMK’nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında işyeri dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmolunan cezaların miktarları ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK’nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları ile aynı Kanunun 286/2-b maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını arttırmayan bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizleri mümkün olmadığından, Bölge Adliye mahkemesince verilen temyiz isteminin reddine ilişkin 19.04.2017 tarihli, 2017/303 esas ve 2017/319 karar sayılı ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle, temyiz isteminin reddine dair ek kararın ONANMASINA,III-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
5271 sayılı CMK’nın 288. maddesinin ”Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.”, aynı Kanunun 294. maddesinin ”Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.” ve aynı Kanunun 301. maddesinin ”Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.” şeklinde düzenlendiği de gözetilerek suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin zararın meydana gelmemesi sebebiyle indirim yapılması gerektiğine ve alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilmesinin yasaya aykırı olduğuna, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz isteminin ise savunma hakkının kısıtlandığına, sosyal inceleme raporu aldırılmadığına, suça sürüklenen çocuğun payına düşen miktarda yargılama giderinden sorumlu tutulması gerektiğinin gözetilmemesi ve ulaştırma giderlerinin suça sürüklenen çocuğa yüklenmesine karar verilmesine yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdiri ile Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuğun duruşmaya getirilmesi için yapılan ulaştırma giderlerinin yargılama giderlerine dahil edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2-İştirak halinde işlenmiş bir suç nedeniyle mahkûm edilmiş olanlara, sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden “müştereken” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı ile suça sürüklenen çocuk müdafiinin itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 303/1-h. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri yüklenmesine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine “Suça sürüklenen çocuktan payına düşen 68,91 TL yargılama giderinin alınmasına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.