Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2017/3599 E. 2017/10565 K. 12.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3599
KARAR NO : 2017/10565
KARAR TARİHİ : 12.10.2017

Nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuk …’nun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 35, 116/1, 119/1-c, 151/1, 31/3, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis (iki kez) ve 1.320,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair Foça Asliye Ceza Mahkemesinin 29/11/2016 tarihli ve 2016/141 esas, 2016/613 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 25.08.2017 gün ve 94660652-105-35-6868-2016-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 12.09.2017 gün ve 2017/50748 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,

MEZKUR İHBARNAMEDE;

Dosya kapsamına göre,
1-Evvelce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan 6 ay 20 gün kısa süreli hapis cezalarının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir.” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmiş bulunulmasında,
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, aynı Kanun’un 53. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesinde,
3- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106/4. maddesinde yer alan ” Çocuklar hakkında hükmedilen adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır. ” hükmü ile aynı Kanun’un 106/11. maddesinde yer alan ” İnfaz edilen hapsin süresi, adlî para cezasını tamamıyla karşılamamış olursa, geri kalan adlî para cezasının tahsili için ilâm, Cumhuriyet Başsavcılığınca mahallin en büyük mal memuruna verilir. Bu makamlarca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre kalan adlî para cezası tahsil edilir.” şeklindeki düzenlemelere aykırı olarak, mala zarar verme suçuna ilişkin hükmolunan kararda suça sürüklenen çocuğun taksitlerden birini zamanında ödememesi durumunda tamamının tahsil edileceğine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

I- (3) nolu kanun yararına bozma talebine yönelik yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde suça sürüklenen çocuğun taksitlerden birini zamanında ödememesi durumunda tamamının tahsil edileceğine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden anılan hususa yönelik yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince REDDİNE,
II- (1) ve (2) nolu kanun yararına bozma taleplerine yönelik yapılan incelemede;
Kayden 18/04/1995 doğumlu olup suç tarihi olan 16/11/2012 tarihinde 15-18 yaş grubu aralığında bulunan ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ile 18 yaşını ikmal etmeyen suça sürüklenen çocuk hakkında, TCK’nın 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmek suretiyle aynı Kanun’un 53/4. maddesine aykırı davranılması nedenleriyle kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan KABULÜ ile hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma suçlarından suça sürüklenen çocuk … hakkında Foça Asliye Ceza Mahkemesinin 29/11/2016 tarihli ve 2016/141 esas, 2016/613 karar sayılı hükümlerin 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma uygulamaya yönelik olduğundan aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi gereğince, hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 35, 31/3, 62. maddeleri, ve konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükümde 116/1, 119/1-c, 31/3, 62. maddeleri uyarınca belirlenen 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hüküm fıkralarından sonra gelmek üzere, tayin olunan hapis cezasının TCK’nın 50/3 maddesi delaletiyle 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan adli para cezasına çevrilmesi uygun görüldüğünden “Hükmolunan 6 ay 20 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/1-a ve 52/2 maddesi gereğince bir gün karşılığı takdir edilen 20 TL’den paraya çevrilmesi suretiyle 4.000 TL. adli para cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin eklenmesine ve hüküm fıkralarından suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılmasına, karardaki diğer hususların aynen yerinde bırakılmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 12/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.